Hocam, rahmetli Cengiz AYDIN hocamın bir anektodu ile cahili olduğum bu konuya bakış açımı özetleyeyim:
Hoca İTÜ'de matematik I ya da II dersi sırasında duvardaki üç adet tahtayı da her seferinde olduğu gibi bizim deftere geçirebilme hızımızın üzerinde doldurmaktaydı. O sırada önlerdeki bir arkadaşa "Yazdıklarım doğru mu?" şeklinde (kelimesi kelimesine hatırayamadığım) bir soru sordu. Arkadaş da tahtayı deftere geçirme stresi arasında gelen bu soruya pek anlam veremedi. O an hocamın dediği şeyi hiç unutmam: "Bir şey ben yazdığım için doğru değildir, ben yanılabilirim, sizi yanıltabilirim." Bundan önceki yıllar boyunca çözdüğüm problemlerin öğrettiklerinden daha fazlasını bu söz ile öğretmişti.
O bakımdan önüme gelen her şeyi sorgulamak taraftarıyım hocam.

Hüseyin'lerin orada irtifa yüksek, hatta hasat zamanı dahi Trakya'ya göre geç geliyor, ben zamanında Beyşehir tarafında, 1300 rakımlı bir muhitte yaşarken kardelenler Nisan ortalarından sonra gerçekten de karı delerek çıkardı. Hüseyin de arıcılığı Bozkır'da, 1130 gibi bir irtifada yapacak. Buna göre kovan yapısında neleri değiştirmek gerekli olabilir?
Not: Vallahi sizin o başlıkta yazdığınızı gündüz de değil ancak az önce fark ettim.
