Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim, beğenmenize çok sevindim, sağolun
Mehmet,
Sırayla yanıtlamaya çalışayım.
- Koiguchi ( manda boynuzunun olduğu kısım) aslında iç bükey değil. Fotoğraf yanıltması sanırım ama düz.
- Bu kendi sıkılığıyla kavrama uygulamalarında en mantıklı geometri hep konik geometrilerdir. Habaki nin bu şekilde yapılmasını nedeninin de buna dayandığını sanıyorum. Aslında Senin söylediğin gibi değil, bıçak Saya ya sokulduğunda son bir kaç mm değil tüm yüzey öpüşmüş oluyor veya olmalı. Bu, o yatağın açılması sırasında uzun bir iş ve bıçak defalarca Sayanın içerisine sokup çıkarararak alıştırılması gerekiyor. Örneğin bu yatak yapılırken habakinin üzerini kurşun kalemle boyanıyor ve her denemede yataktaki kurşun kalem izleri çok keskin bir Kiridashi ile çok ince bir yonga şeklinde alınıyor. Böyle böyle devam ederek, ahşapla Habaki yüzeylerinin birbiriyle tam öpüşmesini sağlamış oluyoruz. Bu geometri aslında bir şeye daha yarıyor; bıçak kılıftan çıkarken küçük bir güç uygulanınca koniklik aşılmış oluyor ve tüm yüzeyler birbiriyle teması kesiyor, bıçak tamamen boşa çıkıyor. Düz olsaydı eğer, bıçağı zor çıkaracaktık ve zaman içerisinde oluşan aşınma başımıza dert olacaktı. Matkap mandrenlerinin takıldığı mildeki konikliği gözümüzün önüne getirdiğimizde bunu daha iyi anlayabiliriz. Ayrıca, biliyorsun ahşap havanın neminden etkilenebilen bir malzeme, bu nedenle tam düzl yapılsaydı ve ahşap biraz şişseydi öyle sanıyorum ki bıçağı o kılıftan çok zor çıkarırdık. Bu nedenle bence çok mantıklı yapılmış bir form, belki de zaman içerisinde deneye deneye bu hale gelmiştir.
- Haklısın ben hep akçaağaç kullanıyorum, akçaağaç oldukça sert bir ağaç ve çok dayanıklı, şimdiye kadar iyi kurumuş bir akçaağaçta dönme şişme vs gözlemlemedim, oluyorsa da farkedilmeyecek kadardır sanıyorum. Bildiğim kadarıyla Japonlar manolya ağacı da kullanıyorlar bu işlerde. Akçaağacın bir olumlu yanı da sert olmasına karşın lifler boyunca oyulduğunda, oyma işleminde pürüz çıkartmaması. temiz bir yüzey veriyor. İç yuva açılırken iş bittiğinde zaten zımpara vs kullanamıyorsun ve akçaağaç sistireye de çok iyi cevap veriyor ve iyi bir yüzey elde ediyorsun. Bu arada, etraftan uçuşma olasılığı olan zımpara taneciklerine önlem olarak at kuyruğundan oluşturulmuş demet bir fırçayla da yüzeyi son olarak bir fırçalamakta yarar var. Bunu da söylemiş olayım. Bu ayrıntılı bir konu ama şimdilik bu kadarını söylemiş olayım.
- Rayskin ( stingrey) veya same tüm sapa sarılabildiği gibi, benim burada yaptığım şekilde de yapılabiliyor. Buradaki yöndemde her iki yanağa Same nin oturabileceği şekilde oyuk açılıyor ve Same her iki yanakta bu oyuklara bire bir yerleştirilip yapıştırılıyor. Tek parça kullanılacaksa, deri önce suda bekletilip yumuşatılıyor ve bu haldeyken sapa sarılıyor ve üzerinden ip dolanılarak bağlanıyor, bu şekilde kuruması bekleniyor. Ama zaten bu şekilde uygulanan yöntemde de bu birleşme yeri aşağıya veya yukarıya getiriliyor yan kısımlara denk getirilmiyor, dolayısıyla bu ek yeri görünmüyor ( sarılan ipin altında kaldığından).
Umarım eksik bir şey kalmamıştır, varsa da devam ederiz
Burak, haklısın Kurikata kimilerinde var kimilerinde yok, acaba diyorum sageo sarılacaksa yapıyorlar yoksa yapmıyorlar mı veya olduğu zaman mı sageo sarılıyor

Tsuka üzerinde vatoz derisi var .
-