Her ne kadar genel muhabbet sayfası bile olsa '' Demircilik Branşı '' nı ilgilendiren konu seçmeye özen gösteriyorum. Çünkü biliyorum ki demircilik --her konuda olduğu gibi-- başka disiplinlerden beslenirse anlam kazanacaktır. Çeliğe değen , bulaşan ne varsa bıçakçının burun kıvırmadan dinlemesi ve fikir yürütmesi gerekir. '' Ben bıçak yapıyorum , bana ne atın özengisinden '' deme hakkınız var mı ? Huğlu bir tüfekle İngiliz Boss arasındaki kalite farkını merak etmezseniz ve hatta bu farkı küçümserseniz , babanızdan devraldığınız ya da hobby demirci olarak başladığınız işde çıkmaz sokakda kalırsınız ; tuhaftır ama bunu farketmezsiniz. Çocukluğum babamın torna atelyesinde geçti . Takım tezgahlarını kullanma sıkıntım yoktur. 13-14 yaşından beri oksijen kaynağı yaparım. Fakat demircilik farklı bir iş. Demircilik gerçek bir disiplin. İşe ve bu işi yapanlara büyük saygım var . Sizlerden çok şey öğrenmek üzere aranıza katıldım. Ancak örs üzerinde ( atlardan , onların nallarından ve nalbantlardan özür diliyerek ) at nalı yapmak üzere gelmedim. Bu sitede hep ama hep şaşırmak isterim . İnsan bildiği şeye değil , bilmediği şeye şaşırır . Eh , şaşırmak farketmektir .
Özengi sorusu bana geçen hafta geldi. Bir tıp profesörü sordu : Özengi ilk defa ne zaman kullanıldı ? Adam göz hekimi hoca , ama özengiyi merak etmiş . Ben Topkapı'daki silah bölümünden hep kaçarım. Zayıfım . Adam yayları görmüş ve özengiyi soruyor .İlgiyi anlayabildiniz mi ? Çünkü biliyor ki Türk okçusu at üzerindeyken dönüp arkaya ot atıyor yani öne değil. Bakın bunu bir batılı biliyor. Onun için batı kaynakları şöyle yazar : ''Türklere karşı hep '' kazandık '' dediğimiz anda kaybettik.'' Çünkü Osmanlı kendini hep kovalatmıştır savaş meydanında . Peki özengisi olmayan bir atlı arkaya dönüp ok atabilir mi ? Bu teknik olarak mümkün değil. Ama Roma legionlarında özengi yoktu . (Bu yazı çok uzun oldu , sonra devam edeyim , yine sıkmaktan korkuyorum. )