Bugün Emin Abi’yle buluştum. Saolsun çay içmeye davet etmişti. Şeker dükkanına giren çocuk gibi oldum. İlk kez canlı Damascus gördüm mesela. Bu yorumdan da bu işte ne kadar acemi olduğumu anlayabilirsiniz

Onun bir ara hediye amaçlı yaptığı kalemtıraşı gördüm, deri kılıfıda vardı. Atölyesi çok güzeldi. İnşallah benimde birgün öyle bir atölyem olur. Yaptığı bıçakları gördüm. Saplar için elindeki ahşapları, boynuzları. Aklıma takılan sorular vardı. Saolsun sıkılmadan hepsini cevapladı. Gerçi belki sıkılmıştır ama en azından öyle olduysa da hiç belli etmedi.(Emin Abi affına sığınarak

Tekrardan teşekkür ediyorum.
Saatçi eğesi ufak gelmez mi? Onun yerine torna kalemi ile de yapılabilinir. Daha öncede bu konu işlenmişti.
http://www.bicaksanati.com/forum/malzeme-tedariki/hss-celikleri-torna-kalemleri/
Bu arada torna kalemlerini inceleme fırsatı buldum geçen gün. Yalnız en ince 4mm si vardı. İşin aslı gözüm korktu. Onu işlemek çok zor olacak diye . Bende Polonya pazarından eğe aldım. Belirlediğim şekilde kestim, zımparaladım. Herşey çok güzeldi taki tez hocam tez savunmamı isteyene kadar. Ara vermek zorunda kaldım. Şimdiye kadarki aşamayı paylaşayım dedim.
Çeliğin ne olduğunu bilmiyorum, kalınlığı 2mm, forumda kırılma olabilir denmişti ama çıkan parçada gözlemlediğim kadarıyla çok kırılgan gelmedi bana. Tabi bunlar çömez algılaması büyük ihtimalle de yanlıştır zaten.

Ama eğeleme işi korktuğum kadar zor olmadı. Galiba ikinci bıçakta da eğe kullanacağım. Hem sanki yapabiliyorum, hem de ısıl işlem fobisi.

Nasipse ocaktaki sunumumdan sonra sap kısmını a bitirebilirim.



