Balık Muhabbeti:)

[ratbertovich]

Et toplamak avcılık değil be Mert hocam.

[merttt9]

Et toplamak avcılık değil be Mert hocam.

evet,elektronik işi biraz hileye kaçıyor 

[ozgurozdemir]

yani levrek için sabahtan akşam kadar tekneyle gezdim 50 çeşit sunni yem kulandım bir tane bile yakalıyamadım
o gün elektronik yem yanımda olsaydı eğer bir kaç tane et toplamaya razıydım

sonuçta ihtiyac kadarını almak önemli kurutmak değil

[Ertarda]

Eğer tanım doğruysa 20 metre içindeki balıkları çağırıyormuş.
Doğru seçilmiş bir suni yem çok daha uzaktan balık çeker. Bence etkili bir şey olduğunu sanmıyorum.

Diğer taraftan,
diyelimki bir öğünde yiyebileceğinizden fazlasını yakaladınız. Fazlasını ne yapıyorsunuz, atıyormusunuz?
Ben derin dondurucuya koyuyor daha sonra tüketiyorum. Hergün balığa çıkmadığıma göre derin dondurucuda balığım yoksa gidip balıkçıdan almak zorundayım.
Ben yediğim her balık için bir adet balığı doğadan alıyorum.
Peki balıkçı için aynı şeyi söylemek mümkün mü?
Şimdi soru şu. Kendi tüketeceğim tüm balığı tutmak mı, yoksa tüketeceğim balığın bir bölümünü balıkçıdan almak mı, balık nesline daha çok zarar veriyor?

[merttt9]

sanırım yem değil !
işine yarayacaklar için bilgi amaçlıdır,sadece buna denk gelmiştim ama kullanmadım almadım 
Fish Max EL Balık Çağırıcı
70 tl civarıymış


Çalışma Sistemi:
Fish Max EL elektrik sinyalleri üretir.Bu sinyaller balıkların bedeninin yan hatlarında bulunan alıcılar(reseptörler) tarafından algılanır.Sinyalleri algılayan balıklar saldırı davranışı göstererek yem ve tuzaklara daha sık saldırırlar.
Fish Max EL herhangi bir kimyasal madde salgılamaz.Elektrik yaymaz, balığı şok etkisiyle bayıltmaz.Büyük balıkların besin olarak avladıkları küçük balıkların su içinde ürettikleri sinyalleri taklit eder.Bu yüzden cihaz özellikle yırtıcı balıklar dip balıkları ve büyük balıklar üzerinde etkilidir.(örneğin: Turna Beyaz Balık Yayın Kefal Alabalık ve İri balıklar).Sakin balıklar yüzeysel balıklar ve küçük balıklar üzerinde ise daha az etkilidir.(örneğin Sazangiller)
Denizde ve Sahilde Kullanım:
Cihaz avlamanın yapılacağı yere göre sahil kenarına(karaya) ya da tekne içine konulur.
Cihaz suya batırılmaz.Kısa kablosu sahilden veya tekneden 1metre mesafe olacak şekilde suya konur.Uzun olanı ise sahilden veya tekneden 5-6 metre uzaklığa konur. Eğer uzun kablo kurşununun dipte herhangi bir engele takılması söz konusu ise, kurşunun ucundan geriye doğru 0,5metre mesafeye büyük mantar bağlanır.
Cihazın etkisi 15-20 metre çapında bir daire şeklinde oluşur.
Buzda Kullanım:
Buz üzerinde iki delik delinir.Delikler arası mesafe 5-6 metre olmalıdır.Balığın avlancağı deliğe kısa kablo, diğer deliğe ise uzun kablo sallanır.
Sonuç olarak cihazın iki kablo ucu da suya batırılmalıdır.
Cihazın uyarı lambası uçlar suya batırıldığında yanar.Bu cihazın çalıştığını gösterir.
Cihazın kullanımı pratiktir ve kullanma süresi sınırsızdır.Ancak cihazın kendisi suya batırmamalı ve kabloları tahrip olmamalıdır.Eskiyen pil değiştirilmelidir.(9V)
Alıntıdır..

[DUMRU]

Denize yakın olmak ne güzel şey... Biz hep göllerde ufak dere ve kanallara mahkumuz burada... Oysa deniz bambaşkadır.

İzmir Yenifoçada bitirdim askerliğimi,orada bahar ve yaz ayları boyunca her çarşı izinimi dakikasını ziyan etmeden denizde geçirirdim. Suyun giremeyeceğim kadar soğuk olduğu zamanlarda da yat limanı gibi bir yer vardı. Dışarı çıkar çıkmaz soluğu orda alırdım. Koca koca kaya kütlelerini yığmışlar. Gelirken yoldan ekmek alır bir tanede sallama olta takımı alırdım.Önce denizi, ve yosunu çekebildiğimi kadar içime çekerdim(.Denize gitme şansı olanlar beni hatırlayıp benim içinde denizi çeksinler içlerine...)

Önce ekmek kırıntılarını atabildiğim kadar ileri atar sonra yavaş yavaş kendime doğru çekerdim. Zamanla derine inen kırıntıların peşine takılan balıklar benim iğnelere taktığım ekmek içine adeta hucum ederdi. Balığın türü nedir hiç bilmiyordum. Eğer yanımda balık tutanlar olursa onlara verir yoksa da denize geri salardım. Bu kısacık zamanda bile deniz balıkçılığının, damağımdan asla eksik olmayacak tadını alma şansı bulmuşluğuma şükrediyorum.

[DUMRU]

Şu elektirikli cihaz insanın iştahını kabartan bir icada benzer. Ama maymun iştahlı olmak, zamanla tatminsizliğe dönüşür. Az olsun, temiz olsun, benim olsun.

[whitefoxss]

Beyler amaç sportif balık avcılığı ise elektronikten uzak durmakta fayda var.Teknelerde kullanılan fishfinder tarzı cihazlar özellikle derin su avlarında ve sırtı vs.tarzı avlanmalarda gerekli diye düşünüyorum.Ben kıyı avcısıyım pek tekne ile balığa çıkmam ve karadan spinning tekniğinin zevkini kavramış biriyim.Önemli olan ne şekilde avlanırsanız avlanın vicdanınıza ve 2/2 sirkülere dikkat edin derim nacizane.

[tarpoon]

daha iki gün önce kalabalık bir arkadaş ortamında idim. balık tutmayan yok içlerinde bır tanesi tutuğu balıkları fotoğraflamış.  kafasına göre   beni illet etmek için resimleri gösterdi göleti sordum söylemedi.  demediğimi bırakmadım, bir küfür etmediğim kaldı   
  takrıbi 100kg civarı sazan yavrusu yakalamıslar .içlerinde sadece dört beş balık 2/3 kg civarı . yavru dedı ısem öyle  yarım kıloluk balıklar değil  150/200 gramlık balıklar birde pişkin pişkin anlatıyor . resimleri ordaki yaşlı bir avcı ustamızda gördü  az kalsın uçuyordu elemana zor zapt ettık.

bunların yuzunden hıçbır yerde  balık av hayvanı kalmıyor dıye isyan etti.  hani eğitim falan deniyor ya , bence fasa fiso ..!

insanın içinde olmalı. kendisine saygısı olmayanın  ,doğayada saygısı olmaz..

[ozgurozdemir]

arkadaşlar ben balığı zevk ve yemek için tutarım sonuç olarak tutacağım balık benim öğünüm kadardır yani yiyeceğim kadar  gerisi bana haram yiyemem

ama bazı bitin ufağı olan balıkcı arkadaşlar trol denilen ocak kururutan ağlarla avlanmakta olup bize tutacak balık bırakmamaktadır  bu trol denilen melunun balıkçı teknelerinde bulundurması yasak değildir.
ancak ve ancak sahil güvenlik balıkçıyı trol ile avlanırken bizzat yakalarsa yasaktır.yani suyun üztünde bulunan trole ceza bile kesmemektedir. ben elektronik yem ile iki tane levreği cekip avlanıyor ve et topluyorsam bunun vebaline razıyım ama beni elektroniğe mahkum edenler utansın ne diyeyim biraz düşünüp nedenleri araştırmak lazım değilmi !

eskiden balık tutmaya ömerli barajına giderdik aynalı turna yayın alırdık şimdi israil sazanı denilen merettten başka birşey cıkmaz oldu peki bunun sorumlusu kim ?
hangi göle gitsek
hangi baraja gitsek israilli satıcıdan ( satıcı diyorum çünkü başka birşey demek içimden geliyor ama ! )başka birşey cıkmaz oldu kim koydu bunları bu sulara diye düşünmezken eloktronik yemin ne topladığına bakmamaklazım !
ben elektronik yem kulanmadım ama kulanırmısı diye sorar sanız evet kullanırım ama içimizden yok ben kulalanma diyen sadece agızı ile söyler .
bir ara green place denilen grub ile takılırdım yeşili sev doğayı koru protesto et akabinde git bit hamburger ye
şunu unutmayın bir hamburger yapımı için  memelekette bulunan en  ekonomik arabaların 10 tanesinin doğaya salmış olduğu gazın 10 katını salınıyor.
demem o durki konunun nedenlerini araştırmak problemleri cözmek lazım .
bu gün trolle avlananlar olmasaydı ben bogazda istavrit karnı ile istediğim gibi lüfer tutardım palamut cıkarırdım değilmi.
ben trolcüleri protesto etmek için 5 yıldır ne bir palamut nede bir lüfer yemem nede çinekop.
hangimiz bunu yaptık ?

[DUMRU]

Bir ay kadar önce idi. Soğla Gölünün en eski balıkçısı ile sohbet ediyorum
Kendi ifadesidir.

" Bundan 10-15 sene önce böyle mi idi. Göle bir girdik miydi tondan aşağı balık çıkmazdı. Gel gelelim bu gün 10 kg balık çıksa seviniyoruz. Ne günlerdi beeee. Trolu bilin mi emmim sen. Üç kayık bir olur atardık, sonra 5 kayıkla zor çekerdik. Bu trol dediğin de gölde ne var  ne yok içine çeker. Ama şimdi o balık yok. Heey gidi günler hey.."

Bu konuşmayı yapan kişi 65-70 yaşlarında idi.. Balığın  nasıl kaybolduğunu kendiside çok iyi biliyor ama işine gelmediği için bilmiyor ağzından konuşuyor.

Taner abinin dediği gibi. Eğitimmiş falanmış filanmış... Bir aile evladına bu  bilinci aşılamamışsa, bir toplum  genç fertlerine bu bilinçliliğe örnek olmamışsa.. Sen kitaptan ne kadar okursan oku...

Yalnız ben balığı nasıl tutarım. Göle oltamı atarım. Planımda gölde kaç saat vardıysa o kadar saat bekler makbulunden gölden ne çıktıysa alırım. Dağın başında 48 saat bekleyip üç balık tutup bunun  biri benim karnımı doyurur deyip ikisini salarmıyım salmam. Benim derindondurucumda balık eksik oldumuydu beni dert basar.. Rahat edemem. Bu yüzden aldığımı atarım dolaba.  Haaa kaç gün gider orası meçhul.

[whitefoxss]

Tabii ki herkes aynı şekilde duyarlı olsa bugün bu halde olmazdık.Herkes kurallara uysa balık nesli azalmaz/yok olmazdı.Karadenizin eski barbunları hala oltayla alınırdı mesela,keza karagöz levrek istediğimiz kadar tutabilirdik! Defalarca gidip saatlerce sahte ile kovalamama rağmen balık yakalayamadan döndüğüm günlerim olmuştur ama hayıflanmam.denizle beraber olmuş ve bu ruhu yakalamanın verdiği rahatlıkla eve dönerim.Senelerden beri bir çok yerde dile getirilmesine rağmen daha bu sezon çinekop yasağı geldi,senelerce avuç içi kadar yapraklar çinekop diye sattırıldı tezgahlarda.Çok fazla uzatmama gerek yok,ben sadece balık tutarken ileride oğlumunda aynı duyguları tadabilmesi için vicdanıma göre oynuyorum.İsteyen sonar kullanır,isteyen elektronik yem,ben kendi bildiğim yolda devam ederim.Saygılarımla.

[damascus]

Burda gidecek bir yer yok olsada terörden dolayı gidemiyoruz... Yok mu beni kurtaracak birisi en iyisi fotograf koymayın artık...

Yalvarışların pek inandırıcı gelmedi.   

By ertarda at 2011-09-07

By ertarda at 2011-09-07


Ozaman bakmıyorum artık..

[DUMRU]

Bıçaktan elimizi ayağımızı biraz çektik.. Vakit geçmiyorsa hafta sonları. Bir balık tutkunu iseniz...

Cuma gününden hava tahmin raporlarına bakılıp cumartesi gününün nar gibi güneşli geçeceği öğrenilir. Cumartesi sabahı daha gecenin ayazı kalkmadan kar tabakasının altından solucan kazılır. 45 km uzaklıkta ki Soğla Sulama Göleti'nin yolu tutulur. Yol da ne yol haa..  en azından 15 cm kalınlıkta kar....Bizden önce iki araç geçmiş. Araç kaya kaya vardık bir yere.. Çapı 10 km bulan Soğla göleti tamamen buz tutmuş. Nihayetinde gitmek istediğimiz yere gidemeden araç kara saplandı..








Önce su akıntısı olan bir yere silikon takıp dişliye at çek yaptık. OLMADI.. Sonra şansımızı solucan ile denemeye karar verdik. Kırıp bir yerden buzu sarkıttık oltaları... 600 gr gelir bir akbalık günün bütün bereketi.. Olsun.. Oda olmayabilirdi?

[tarpoon]

rastgelsin    bu arda oradan 50kg,lık ıkı sazan çıkacağını bılsem dahı hiçbir kuvvet benı o buzun üstüne çıkaramaz   baya cesaretlıymıssın Hüseyin.

[DUMRU]

Abi evde bekleyen bir evlat olmasa idi.. Ben o gölde paten yapardım ama.. Yaşlanıyoruz artık...Buz arada bir çatladı:9

http://www.youtube.com/watch?v=M7cVxOkFjtI&list=LLiZ8Nu8ebervndVC3Nlqfjg&feature=mh_lolz

[tarpoon]

seyrettım vıdeoyu . çatlak çatladı derken bende koptum tabı yaza nasıpse yanındayım

[Ercan Utkun]

    Balık avı benim de vazgeçilmez bir tutkumdur, daha çok denize gidiyorum. Denizde 50 metre dipten  bir çipuranın  kafa ata ata gelmesini hissetmek paha biçilemez bir duygudur.Fakat son zamanlar işler ve bel fıtığı rahasızlığımdan bir yere kımıldayamıyorum maalesef.

[deserteagle]

Buzda avlanmak için Ray Mears'in anlattığı şöyle bir olta atma yöntemi var:

http://www.youtube.com/watch?v=v4ZAfRfPDBY

Tabi bir amcamın vakti zamanında bir av kazasından dolayı vefat etmiş olduğunu da not düşeyim. Göle düşmek kötü sonuçlar doğurabilecek bir hata...

[DUMRU]

Evet değerli ustalarım. Av yasağının kalkmasına 1 ay kaldı.. Ben kılıcımı bilemeye başladım. Akıl akıldan üstündür deyip sizlerin sazan için tavsiyelerinizi iğne çeşidi, numarası, misina çeşidi numarası, köstek tercihleri... özelliklede yem konusunda bildiklerinizi paylaşmanızı rica edeceğim.