Bıçak Sanatı - Forum

Forum Muhabbeti => Kolleksiyon, bıçak tanıtımı, incelemesi => Konuyu başlatan: ferroburak - 23 Şubat 2013, 18:05:31

Başlık: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: ferroburak - 23 Şubat 2013, 18:05:31
Elimdeki usturaların bir kısmını kabaca fotoğrafladım..
http://postimage.org/image/mav64v0mp/
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: aliata - 23 Şubat 2013, 18:09:35
    Daha çoğuna sahip olmanı isterim.Seve seve seyret, güzel bak.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: puukko - 28 Şubat 2013, 14:06:07
Çok güzel bir koleksiyon.

Türkiyede nerden temin edebiliriz,

Usturaları sadece stroplamak yeterli midir, yani bir ustura alsak taşla falan ugrasmadan sadece deri masat ile kullanabilir miyiz?
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: mehmet dülcek - 28 Şubat 2013, 17:19:13
 ??? ???bı kısmı ??? ???
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: ferroburak - 01 Mart 2013, 19:03:54
Çok güzel bir koleksiyon.

Türkiyede nerden temin edebiliriz,

Usturaları sadece stroplamak yeterli midir, yani bir ustura alsak taşla falan ugrasmadan sadece deri masat ile kullanabilir miyiz?

Çoğunu yurtdışından getirttim. Bilenmiş ustura kayışla yaklaşık 100 tıraş gider sonra yeniden bilenir.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: tufan - 01 Mart 2013, 23:18:38
Güzel kolleksiyon :2up
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: onok - 03 Mart 2013, 23:04:27
Çok güzel güle güle kullanın ... :2up :2up :2up
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Lord Sparhawk - 09 Mayıs 2013, 19:14:05
Elimdeki usturaların bir kısmını kabaca fotoğrafladım..
http://postimage.org/image/mav64v0mp/


Yok mu bilenecek Burak?  :D
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: ferroburak - 18 Mayıs 2013, 12:29:57
Elimdeki usturaların bir kısmını kabaca fotoğrafladım..
http://postimage.org/image/mav64v0mp/


Yok mu bilenecek Burak?  :D

Olursa haber veririm bu aralar pek müsait değilim. Bilemede en yüksek kaç kumlu taş kullanıyorsun.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Lord Sparhawk - 18 Mayıs 2013, 16:40:44
Elimdeki usturaların bir kısmını kabaca fotoğrafladım..
http://postimage.org/image/mav64v0mp/


Yok mu bilenecek Burak?  :D

Olursa haber veririm bu aralar pek müsait değilim. Bilemede en yüksek kaç kumlu taş kullanıyorsun.

taş olarak 12k naniwa ki başka marka taşların 16k'sına tekabül ediyor. Fazlasını isteyene 30k film, daha fazlasını isteyene 0,25mikron 64k cbn, ya da 0,050mikron 320k elmas sprey.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: damascus - 19 Mayıs 2013, 14:03:28
Tebrikler güzel kolexyon ama daha net fotograf yok mu...
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Bora - 21 Mayıs 2013, 10:12:48
Ustura  benim  de  favorim  bulmak  temin etmek  zor.Kullanılmışını  bile  bulmak  olan  da  fahiş  fiyat  istiyor..Usturaların  güzel  benim  merak  ettiğim  kullanıyor musun...Yani  traş  oluyor  musun...
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Lord Sparhawk - 21 Mayıs 2013, 10:42:25
Ustura  benim  de  favorim  bulmak  temin etmek  zor.Kullanılmışını  bile  bulmak  olan  da  fahiş  fiyat  istiyor..Usturaların  güzel  benim  merak  ettiğim  kullanıyor musun...Yani  traş  oluyor  musun...

Fahiş fiyat dediğiniz düşürüp kırmadığınız halde bir ömür kullanılabilecek ve toruna dahi bırakılabilecek bir tıraş gereci. Bugün bende 1900'lerin başından kalma ustura bile var, gayet harika tıraş ediyor. Kaldı ki günümüzde sıfır olarak üretilen usturaların da en az 100 dolardan başladığını belirteyim. Kaliteli, artık üretilmeyen, çelik kalitesi çok yüksek, koleksiyon değeri olan ikinci el usturaların yüksek fiyatlı olması gayet doğal. Yine de bugüm eli yüzü düzgün bir elektrikli tıraş makinesinden ucuza satılıyorlar ki tıraşlarının kalitesi kıyaslanamaz bile. Önyargıyla bakmadan önce isimleriyle öne çıkmış klasik marka usturalardan birini edip tıraş kalitesini görmek lazım dye düşünüyorum. Fahiş olan bir şey varsa o da plastik kartuşlardır.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: onok - 21 Mayıs 2013, 14:23:28
Ustura  benim  de  favorim  bulmak  temin etmek  zor.Kullanılmışını  bile  bulmak  olan  da  fahiş  fiyat  istiyor..Usturaların  güzel  benim  merak  ettiğim  kullanıyor musun...Yani  traş  oluyor  musun...

Fahiş fiyat dediğiniz düşürüp kırmadığınız halde bir ömür kullanılabilecek ve toruna dahi bırakılabilecek bir tıraş gereci. Bugün bende 1900'lerin başından kalma ustura bile var, gayet harika tıraş ediyor. Kaldı ki günümüzde sıfır olarak üretilen usturaların da en az 100 dolardan başladığını belirteyim. Kaliteli, artık üretilmeyen, çelik kalitesi çok yüksek, koleksiyon değeri olan ikinci el usturaların yüksek fiyatlı olması gayet doğal. Yine de bugüm eli yüzü düzgün bir elektrikli tıraş makinesinden ucuza satılıyorlar ki tıraşlarının kalitesi kıyaslanamaz bile. Önyargıyla bakmadan önce isimleriyle öne çıkmış klasik marka usturalardan birini edip tıraş kalitesini görmek lazım dye düşünüyorum. Fahiş olan bir şey varsa o da plastik kartuşlardır.

Bence zaten sorun burada başlıyor eski yani antikaların fiyatına lafım yok ama ustura 100 $, bir usturanın maliyeti kaç para ki 100$ satılıyor? Nekadar çelik kullanılıyor ve sapı için nekadarlık malzeme tamamen ticari bence nasıl olsa usturaya düşkün birisi alacağına göre kakala gitsin mantığı başka birşey değil...
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Osman Kurt - 21 Mayıs 2013, 15:01:02
Ustura  benim  de  favorim  bulmak  temin etmek  zor.Kullanılmışını  bile  bulmak  olan  da  fahiş  fiyat  istiyor..Usturaların  güzel  benim  merak  ettiğim  kullanıyor musun...Yani  traş  oluyor  musun...

Fahiş fiyat dediğiniz düşürüp kırmadığınız halde bir ömür kullanılabilecek ve toruna dahi bırakılabilecek bir tıraş gereci. Bugün bende 1900'lerin başından kalma ustura bile var, gayet harika tıraş ediyor. Kaldı ki günümüzde sıfır olarak üretilen usturaların da en az 100 dolardan başladığını belirteyim. Kaliteli, artık üretilmeyen, çelik kalitesi çok yüksek, koleksiyon değeri olan ikinci el usturaların yüksek fiyatlı olması gayet doğal. Yine de bugüm eli yüzü düzgün bir elektrikli tıraş makinesinden ucuza satılıyorlar ki tıraşlarının kalitesi kıyaslanamaz bile. Önyargıyla bakmadan önce isimleriyle öne çıkmış klasik marka usturalardan birini edip tıraş kalitesini görmek lazım dye düşünüyorum. Fahiş olan bir şey varsa o da plastik kartuşlardır.

Bence zaten sorun burada başlıyor eski yani antikaların fiyatına lafım yok ama ustura 100 $, bir usturanın maliyeti kaç para ki 100$ satılıyor? Nekadar çelik kullanılıyor ve sapı için nekadarlık malzeme tamamen ticari bence nasıl olsa usturaya düşkün birisi alacağına göre kakala gitsin mantığı başka birşey değil...
Yapma üstat hala büyük markalar el emeği ile üretiyor usturalarını haketsin o kadar parayıda sadece çelik ve sapla iş bitiyor mu işçilik nerede ağız açma,ısıl işlem... derken  böyle fiyat artıyor haklı olarak. Piyasada 20 liraya da ustura var ama traş edermi bilinmez .
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Lord Sparhawk - 21 Mayıs 2013, 15:13:46
Ustura  benim  de  favorim  bulmak  temin etmek  zor.Kullanılmışını  bile  bulmak  olan  da  fahiş  fiyat  istiyor..Usturaların  güzel  benim  merak  ettiğim  kullanıyor musun...Yani  traş  oluyor  musun...

Fahiş fiyat dediğiniz düşürüp kırmadığınız halde bir ömür kullanılabilecek ve toruna dahi bırakılabilecek bir tıraş gereci. Bugün bende 1900'lerin başından kalma ustura bile var, gayet harika tıraş ediyor. Kaldı ki günümüzde sıfır olarak üretilen usturaların da en az 100 dolardan başladığını belirteyim. Kaliteli, artık üretilmeyen, çelik kalitesi çok yüksek, koleksiyon değeri olan ikinci el usturaların yüksek fiyatlı olması gayet doğal. Yine de bugüm eli yüzü düzgün bir elektrikli tıraş makinesinden ucuza satılıyorlar ki tıraşlarının kalitesi kıyaslanamaz bile. Önyargıyla bakmadan önce isimleriyle öne çıkmış klasik marka usturalardan birini edip tıraş kalitesini görmek lazım dye düşünüyorum. Fahiş olan bir şey varsa o da plastik kartuşlardır.

Bence zaten sorun burada başlıyor eski yani antikaların fiyatına lafım yok ama ustura 100 $, bir usturanın maliyeti kaç para ki 100$ satılıyor? Nekadar çelik kullanılıyor ve sapı için nekadarlık malzeme tamamen ticari bence nasıl olsa usturaya düşkün birisi alacağına göre kakala gitsin mantığı başka birşey değil...


Bakın sizin hatanız da burada. "Maliyeti ne kadar ki?" Bu klişe türk mantığından sıyrılmamız gerekiyor, neden mi? İş sadece maliyet mi?

Ustura dediğiniz gereç el yapımı bir gereçtir. Taşlanmasından(ki içbükey taşlaması çok zordur, yılların ustaları için bile ekstra iç bükey usturalar yapılırken arada az olmayan oranlarda parça atılmak zorunda kalınır), bilenmesine, sapının montesinden cilasına, altın kaplamasından, eğe işlerine hepsi elde yapılır. Burada kullanılan metal ya da sap malzemesi değildir önemli olan. Bir ustura baştan sonra pek çok kişinin elinden geçer. Ustura yapılırken kullanılan makinelerin işleme gideri, çalışanlara verilen ücretleri, pazarlama ve nakliye giderlerini geçelim, işin içinde bir de emek var. Adam fabrikada otomasyon bulaşık makinesi üretmiyor ki maliyetine kar koyup sunsun. El işinin olduğu her şeyde fiyat yüksektir. Çünkü el işi maliyetlidir, yavaş ve sınırlı bir üretimdir.

Siz bugün evinize bir yemek masası alacaksanız yapı marketten suntalem hazır imalat masayı 300'e de alabilirsiniz, marangozdan masif ağaçtan 2000 liraya el yapımı da yaptırabilirsiniz. Hazır ürün tesislerde yarınm saatte imal edilir. Marangoz ise o masayı 1 haftada yapar. Elbette ki sizden bir haftalık işçilik parasını isteyecektir.

Size bir başka örnek vereyim ben akademisyen ve enstrüman yapımcısıyım. Şimdi piyasada 100 liraya fabrikasyon keman da var 18000 dolara el yapımı keman da var. Ben kendimden örnek vereyim, "maliyeti ne ki?" düşüncesiyle keman satmamı isteseniz 500 liraya az bir kar koyup satmam lazım size göre. Bir el yapımı kemanın yapımı 2,5-3 ay sürüyor. Şimdi ben 3 ay emek verdiğim kemanı sizin istediğiniz şekilde 750 lira civarına satsam, ben 3 ay 250 lira için çalışmış olacağım. Ben bu kadarcık parayla ne yiyip, ne içeceğim? Evimin, dükkanımın kirasını nasıl vereceğim, faturamı nası ödeyeceğim? Dolayısıyla aylık belirli bir tutar belirleyerek harcadığım süreye oranlayarak maliyetine ekleyeceğim ki emeğimi çıkarabileyim, geçinebileyim. Burada bıçak yapan kişiler o zaman 20 liraya satsınlar 2 hafta uğraşıp yaptıkları bıçakları?

Yani gördüğünüz gibi el emeğinin bir karşılığı olmalı. Ha ustura bir keman yapımı gibi düşük prodüksüyonlu bir gereç değil. Ama yine de "maliyeti ne ki" denebilecek bir seri üretim elektronik eşya da değil..
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: puukko - 21 Mayıs 2013, 17:01:27
...
Bakın sizin hatanız da burada. "Maliyeti ne kadar ki?" Bu klişe türk mantığından sıyrılmamız gerekiyor, neden mi? İş sadece maliyet mi?

...
güzel özetlemişsin,
ama bence klişe bizim toplumun mantığı değil sanki, insan mantığı bu bence, her yerde benzeri yaklaşımlar olacaktır,

fiyatlandırma konusunu başka bir başlıkta ustalara danışarak paylaştım ben de,

bence zor bir konu,

yalnız kendinden örnek vererek açıklaman bir çok soru işaretini gideriyor, olay sadece maliyet değil

edinme için duyulan arzu var mesela
yoksa 170tl'lik levi kot ile 50 liralık kot arasında hiç bir fark yok.
bu fiyatlandırma karışık bir konu,
üretici olarak zarar etmemen gerekiyor, tüketicinin de kazık yememesi gerekiyor...
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: deserteagle - 21 Mayıs 2013, 17:13:42
Bu tür ürünlerde hammadde maliyetine bakarsanız çok yanılırsınız,
Üzerine işçiliği de eklerseniz sonuca yaklaşırsınız,
Ama bir de o tasarıma, o kaliteye ulaşmak için gereken emeği, deneyimi katarsanız değere ulaşırsınız.
Tabi o da fabrika çıkış değeri olur. Böyle az sayıda giden ürünlerde sürümden kazanmak da mümkün olmayacağından pazarlama maliyeti de işin içine girer
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: onok - 21 Mayıs 2013, 22:30:14
Şimdi bakın yanlış anlaşıldım sanırım, el emeğine tabii ki benim de saygım var ama el emeği diyerek bir çok ürün faiş fiyata satılıyor, ben bir alıcı gözüyle bakıyorum tabii ki olaya ve kimse bana al su 100$ da kendine bir ustura al demiyor o parayıyı kazanmak için ben de çalışıyorum yani ış emek ise gerçekten bizimkisi de emek yatarak para kazanmıyoruz ve bir ortası olmalı bu isin sadece `klişe laflar` ile açıklamak pek de uygun değil sanırım. Ayrıca her el emeği de de aynı değil taktir ederseniz. Kesme yani tıraş yapabilecek yetisi yoksa ona ustura niye diyoruz? Kesecek tabi ki, kesme isi forumda yeterince tartışıldı kesen celik değil ağızın geometrisi. Ve evet bazı ustaların eserleri paha biçilmezdir ve onları sadece parası olan alabilir. Saygılar... :2up :2up :2up
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Salim Türk - 21 Mayıs 2013, 23:21:03
Kesme tabi geometri sayesinde oluyor ama geometri tek başına yeterli olmuyor maalesef. Özellikle usturalarda tane yapısı küçük çelikler kullanılıyor bu da forumda konuşuldu ve denemeler yapıldı. Örneğin D2 iyi performans vermemişti. Ayrıca keskinliğin devam etmesi de kullanılan çelikle doğru orantılı. Ne kadar doğru açıda bileme yapılsa da bir iki sürtmede körelen usturayı kim ne yapsın. Bu tür yapılan hizmetlerde ustanın kendisi fiyat belirlemeli ve ona da saygı duymalı. Keşke dediğiniz gibi uygun fiyatlı olması mümkün olsa da bizde alsak. Bu açıdan yalnız değilsiniz :) Artık inşallah kendi usturamızı kendimiz  yaparız.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: puukko - 21 Mayıs 2013, 23:51:01
...
Ama bir de o tasarıma, o kaliteye ulaşmak için gereken emeği, deneyimi katarsanız değere ulaşırsınız.
...
İşin sırrı burda bence.
yıllların deneyimini edinmek, bir başkasının bilmediğini, yapamadığını yapmak ve bu şekilde gider sanırım
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: onok - 22 Mayıs 2013, 09:10:02
... Keşke dediğiniz gibi uygun fiyatlı olması mümkün olsa da bizde alsak. Bu açıdan yalnız değilsiniz :) Artık inşallah kendi usturamızı kendimiz  yaparız.

+1  ;D :2up :2up :2up
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Lord Sparhawk - 22 Mayıs 2013, 11:55:51
Ustura yapımının kolay birşey olduğunu düşünenler bir denesinler isterlerse. Tane yapısı çok ufak, saf karbon çeliği olmak zorunda. İyi dövülmüş, katlı ise katlar arası iyi kaynaşmak zorunda. İç bükey taşlaması bıçak ağzı açmaya benzemez. Özel taşlama makinesi vardır ve dediğim gibi onun ustaları bile birkaç tanede birini elemek zorunda kalırlar. Ustura çeliği sakalı kesecek kadar saf ve sert bir çeliğe ama cildi yormayacak kadar da yumuşak bir ağza sahip olmalıdır. Bunu her çelik veremez. Eski yeni onlarca hatta yüzlerce ustura markası vardır ama sürekli kullanılan, bilinen markalar 20 civarıdır, bunun nedeni de bu çelik işini halletmiş olmalarıdır. Yıllardır ustura kullanıyor ve biliyorum. Geometrinin tek başına hiç bir getirisi yok. Çolik uygun olmadıktan sonra işlevsiz olacaktır. İyi dövülmeyen, ısıl işlemi doğru yapılmayan ustura ağız almaz. Ağız almazdan kastım temiz ve net tıraş edecek dayanıklı bir kesici ağız veremez. Bizim ustaların yaptığı dövme şam çeliğinden usturaları da denedim ama malesef ağız alamıyorlar.

Bıçak işi farklı ustura işi farklı. Takım çeliği yüksek taneli, karma yapısıyla istenilen üst keskinliği vermede geri kalır. Tıraşı konforsuzdur. İdeali karbon çeliği. Siz bir bıçağı 800-2000 kum arasında bileyleyip çok güzel kullanabilirsiniz. Çoğu işte fazlasına ihtiyaç duymaz, ama usturada özellikle türk insanının sakal yapısı için 10k ve üzeri değerlerde bilenmiş usturalar gerekiyor ki çelik anlamında mükemmel olmayan bir usturada bu kadar yüksek kum değerlerinde bir verim alamazsınız. Bir kotla, usturanın üretim sürümü de çok farklıdır. Bir kot fabrikası günde kaç kot üretiyor, dünya kaç kot satılıyor, bir thiers issard günde kaç ustura üretiyor, kaç ustura satılıyor bunlar çok farklı şeyler. Kıyas bile edilemez. Ustura kescii gereçlerin en ikirciklilerinden biridir ki verdiği tıraş kalitesini ve ömür boyu kullanılırlığı düşündüğümüzde kaliteli bir usturanın 100-150 dolar fiyatı hiç bir şeydir. 
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Osman Kurt - 22 Mayıs 2013, 12:10:54
ustura için içbükey taşlama gerekli değildir eğe çeliğinden tam taşlama bir ustura konforlu traş için yeterlidir.Yapması kolay demiyorum ama sizin deyiminizle "özel taşlama makinesi"nede gerek yoktur.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Salim Türk - 22 Mayıs 2013, 13:22:34
Hakkıyla bıçak yapmakta o kadar kolay değil aslında. Çok fazla emek vermek gerekiyor. Usturada da aynı şeyler geçerli. Ben tesviyeci olmama rağmen ikinci bıçaktan sonra düzgün bir iş çıkarmaya yaklaştım. Ustura yapmakta dediğiniz gibi o kadar kolay olmadığını düşündüğüm için zaten inşallah kelimesini kullandım :) Daha benim için daha erken. Ayrıca evet özel makineye gerek yoktur. İçbükey taşlama yapabilen bir zımpara makinesinde usta ellerle çok rahat yapılabilinir. Sinan Erşen ustanın açtığı ağızlar buna bir örnektir bence. Düz ağızlı ustura olur olmasına da ama ben olumlu bakmıyorum açıkçası. Düz ağızlı bir ustura bana mantıklı gelmiyor. Tabi bu konuda ustalarımız daha iyi yorum yapacaktır.   
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: deserteagle - 22 Mayıs 2013, 14:34:49
Ben işi öğrenmek için ustura yapmaya giriştim ve ancak bir tane yapabildim. Sonuç şu. Henüz ben bu işi bilmiyorum. Adam gibi bir ustura yapıp da "Hah bu jiletli usturadan daha iyi" diyene kadar da biliyorum diyemem. Ustura yapmasını adam gibi öğrenmek için öncelikle adam gibi bir usturayı satın alıp onunla uzunca bir süre geçirmem gerektiğini ve usturayı böylece iyi anlamam gerektiğini gördüm. Ben sırf yaptığım ustura ile değil, yaptığım başka bıçaklarımla da sakalımı kestim ama öyle konforsuz bir kesişle ustura yaptım denemez.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Lord Sparhawk - 22 Mayıs 2013, 14:35:20
ustura için içbükey taşlama gerekli değildir eğe çeliğinden tam taşlama bir ustura konforlu traş için yeterlidir.Yapması kolay demiyorum ama sizin deyiminizle "özel taşlama makinesi"nede gerek yoktur.

Sizin bahsettiğiniz kama yani wedge taşlama ekstra büyük ve ağır usturalarda kullanılır. Bu usturalar oldukça ağır yapılı olup herkesin sakal ve cilt yapısına göre değillerdir. Usturalarda kama, yarı kama, iç bükey, kamisori tipi asimetrik ve frameback olarak 5 tip bulunur ve bunlardan geleneksel ve herkesin kullanımına en uygun olanı standart full hollow tam iç bükey usturalardır.

Buyrun bugün en önemli üreticilerden biri olan dovo'nun fabrikası, 4. dakikadan itibaren iç bükey taşlama işlemini görebilirsiniz..

http://www.youtube.com/watch?v=u4tkfN8tAJE (http://www.youtube.com/watch?v=u4tkfN8tAJE)
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Lord Sparhawk - 22 Mayıs 2013, 15:34:51
ustura için içbükey taşlama gerekli değildir eğe çeliğinden tam taşlama bir ustura konforlu traş için yeterlidir.Yapması kolay demiyorum ama sizin deyiminizle "özel taşlama makinesi"nede gerek yoktur.

Sizin bahsettiğiniz kama yani wedge taşlama ekstra büyük ve ağır usturalarda kullanılır. Bu usturalar oldukça ağır yapılı olup herkesin sakal ve cilt yapısına göre değillerdir. Usturalarda kama, yarı kama, iç bükey, kamisori tipi asimetrik ve frameback olarak 5 tip bulunur ve bunlardan geleneksel ve herkesin kullanımına en uygun olanı standart full hollow tam iç bükey usturalardır.

Buyrun bugün en önemli üreticilerden biri olan dovo'nun fabrikası, 4. dakikadan itibaren iç bükey taşlama işlemini görebilirsiniz..

http://www.youtube.com/watch?v=u4tkfN8tAJE (http://www.youtube.com/watch?v=u4tkfN8tAJE)
Dovonun videolarını birçok kez izledim içbükey taşlama yaptıklarınada biliyorum ama yazdığınız mesaja bakarsanız sadece özel makineler sayesinde olduğunu el emeğinin hiçe sayıldığı anlamı net bir şekilde çıkıyor.Benim anlatmak istediğim bir usta böyle makine işine girmedende eğesi ve zımparası ile kaliteli bir ustura yapabileceği idi.Örnek vermek gerekirse Sefa hocamız teknik aletleri kullanmadan içbükey oluşturduğu Yanagibayı örnek verebiliriz.


"Özel taşlama makinesi vardır ve dediğim gibi onun ustaları bile birkaç tanede birini elemek zorunda kalırlar."

Bu cümlemden mi "el emeğinin hiçe sayıldığı" fikrini çıkarabildiniz?

Aksine ne kadar zor bir iş olduğunu, onun başındaki kaç ustanın bile sık sık hatalı parçaları elemek zorunda kaldığını anlatıyorum. Yani oradaki el emeğinin zorluğunu. O makine sadece taşlama yapıyor, o iç bükeylik ve usturanın enine belli bir orantı var. O orantı tutmazsa ustura fazla kalın olabilir, fazla ince ve esnek ağızlı olabilir, özellikle ekstra iç bükey dediğimiz tiplerde o iç bükeylik sırta kadar olabildiğince çıkar ve bu makinada kademe kademe yılların gelen tecrübesi ve çeliğin verdiği tınlama sesine bakılarak yapılır. Bir bıçak içbükeyliği vermekten çok daha ince ve zor bir iştir. Ben ne bıçak yapımını, ne de usturanın yapımındaki emeği küçük görüyorum. Siz nasıl böyle bir anlama bağlayabildiniz açıklarsanız memnun olacağım.

Siz hiç ustura yaptınız mı? Düzenli olarak sakal tıraşınızda ustura kullanıyor musunuz? kullanıyorsanız ne kadar süredir? Ustura restore ettiniz mi? Ustura bilediniz mi? Elinize yukarıda yazdığım tiplerde ağzılara sahip usturalar geçti mi? Bunları merak etmekteyim.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Osman Kurt - 22 Mayıs 2013, 15:42:41
ustura için içbükey taşlama gerekli değildir eğe çeliğinden tam taşlama bir ustura konforlu traş için yeterlidir.Yapması kolay demiyorum ama sizin deyiminizle "özel taşlama makinesi"nede gerek yoktur.
Daha önceki mesajımı zaten anlatım yanlışlığından dolayı silmiştim yeni mesajım aşağı
Dovonun videolarını birçok kez izledim içbükey taşlama yaptıklarınada biliyorum ama yazdığınız mesaja bakarsanız sadece özel makineler sayesinde olduğunu anlamı net bir şekilde çıkıyor.Benim anlatmak istediğim bir usta böyle makine işine girmedende eğesi ve zımparası ile kaliteli bir ustura yapabileceği idi.Hatta içbükey bir usturada yapabilir.Siz mesajı neresinden alıntılar yaparak yanıtlarsınız bilmiyorum.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: puukko - 22 Mayıs 2013, 16:15:00
... Bir kotla, usturanın üretim sürümü de çok farklıdır. Bir kot fabrikası günde kaç kot üretiyor, dünya kaç kot satılıyor, bir thiers issard günde kaç ustura üretiyor, kaç ustura satılıyor bunlar çok farklı şeyler. ...
elbette aynı şeyler değiller, sadece başka bir bakış açısı getirmeye çalıştım, marka ve isim değeri olarak açıklanabilir.
yoksa kotların kumaşı %99 aynı ama aralarında fiyat uçurumu var,

ustura üretimi ile kot üretimi alakası yok elbette ;)
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Bora - 31 Mayıs 2013, 05:48:23
         Usturaların  fiyatlarının  yüksek  olması  normal.Şu  an üretim özel  ve sınırlı .Ustura biriktiren kardeşimizde hep dışardan getirtiyorum diyor.Birincisi  el yapımı ikincisi  arz sınırlı  üçüncüsü  talep  çok.Bu da napıyor fiyatı  yukarı  çekiyor.Eminim  bu  ustura kullanımının yaygın olduğu  yirmi  otuz  sene öncesinde bu kadar pahalı  değildi.Belki  de bıçak fiyatına alınabiliyordu.Şimdi  ise  yok.Artık  tarihi eser gibi Antikacılarda,koleksiyoncularda  kısaca kıymetini  bilenlerde sevenlerde  kaldı.Biz de ben de  edinebilirsem bir tane  ne mutlu bana..
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: Bora - 01 Haziran 2013, 12:05:41
     Burak  kardeş yurt dışından  hangi  ülkeden getirtiyorsun genellikle.Ve fiyatı  ne yurtdışında.Mesela almanyada filan pahalımı.Bizi  aydınlatırsan sevinirim.
Başlık: Ynt: Usturalarımın bir kısmı
Gönderen: nacho_grande - 11 Eylül 2014, 01:00:00
Hey maşallah. Elden çıkartmak istediğin ustura, fırça, sabun, krem varsa talibim. Özelden yazarsan telefond da görüşebiliriz.

Sevgiler,
S.