Güvenlik başlığında çok şeyden bahsetmişiz ancak bunları kategorize etmemişiz. Adı kolay konulabilecek ilk kategoriyle başlayayım. Giyim ve kuşam için bir konu açmış olayım.
Giyim kuşamAtölyede sağlığım ve güvenliğim için neler kullandığımı ve bunların nerelerde işe yaradıklarını paylaşayım.
Giyimİlk zamanlarda kıyafetlerimin kirlenmesine engel olması için kendime
önden düğmeli bir önlük aldım. (
Fotoğraflarda görünen gri önlük budur.) Bu sayede üst giyimim büyük ölçüde korundu. Kollarının biraz uzun olduğunu görünce kolları katladım ve o günden beri de öyle duruyorlar. Bu zımpara makinesinin, mop yada cila keçesi takılı matkabın, diğer taşlama aletlerinin kirine karşı çok faydalı oldu.
Sonra hem ilk aldığım önlüğün örtmediği göğüs kısmını örtmek hem de kaynak yaparken çıkan kıvılcımlara karşı olarak aşçı önlüğü gibi
arkadan bağlanan tipte bir
kot önlük aldım. Bu iki önlüğü çok zaman birlikte giyerek üstümü başımı çok daha iyi bir şekilde temiz tutabildim.

Bu ikisini ayrı ayrı giymek ve ikisinin de bitim yerlerinin serberst olmasından dolayı kendimi hem daha iyi örtmek hem de hareketli parçalara ve atölye içindeki eşyalara dolanmaktan daha iyi korunmak adına
fermuarlı bir
tulum aldım. Bu tulum beni ayak bileklerimden boynuma kadar örttüğünden dolayı çok memnun kaldım. Maalasef zaman içinde kilo aldıkça apış arası ile omuzlarımın mesafesi zaten fazla olduğundan tuluma ancak sığıyorken artık kilolu halimle tuluma sığmaz oldum ve bunu üzülerek bir kenara bıraktım.
Atölyede böyle bolca tozun içinde çalışacaksanız benim size tavsiyem tulum. Tabi bunda benim yaşadığım gibi bir küçük gelme problemine karşı dikkat etmenizi öneririm.
Giysilerinizin dışarı uzanacak, sarkacak şekilde olmamalı. yenleriniz, paçalarınız, kıyafetlerinizin etekleri makinalara dolacanacak biçimde olmamalı. Bunların lastikle, cırtla, düğme, fermuar vs. ile sıkılanması gerekli.
Maske ve gözlükBunlar çok önemli.
Yıllar önce kızartma yapıyorken bile
gözlüklü olmasam sıçrayan koca bir yağ damlası gözümü berbat edecekti. O gün karşıdan fırlayan bir cismi engellemek için gözlüğün ne kadar faydalı olduğunu gördüm.
Atölyede ise
yanları açık olan bir gözlüğün çok yetersiz kaldığını gördüm. Uçuşan tozlar olsun önceden fırlayıp kaşlarının, saçlarının arasında kalmış tozlar olsun çalışırken gözünüze girebiliyor ve özellikle bıçak gibi olan metal tozları hayatı zehir ediyor. Gözlerin ortamdan yalıtılması şart. Atölyede yanları kapalı gözlük yada maske kullanmak gerekli.
Göz korumasını en çok gerektiren, bence riski en yüksek aletler kalıpçı taşlama, zımpara makinesi, taş, spiral, avuç taşlama, mop çeviren aletler... Aklıma gelmeyenler illa ki olacaktır. Burada yazmadıklarımı asla güvenli kabul iettiğimi düşünmeyin, unutmuş olabilirim, yanılıyor olabilirim; her daim tedbirli olmanızda yarar var.
Gözlükler ufak zerrecikler dışında çapak, talaş, kırılan ve fırlayan parçalar hatta belki aletlerden gözlerinizi korumak için seçilmelidir. Hayatta en beklemeyeceğiniz kazalar da yaşanıyor. Türk sinemasının ünlü isimlerinden Ömercik, otomobilini tamir ederken düşen tornavida ile bir gözünü kaybetmişti. Bizim atölye ortamımızda ise uçuşan tufal parçaları, kırılan çeliğin ufak kırıkları, matkap talaşı, kırılan bir çekicin parçaları, parçalanan zımpara şeridi, patlayan çark yada spiral taşı, mengeneye bağlı bıçağın açıktaki ucu maalesef beklenmeyecek kaza nedenleri değil.
.... devamı sonra gelecek.