
Bölgesel olarak kıyıda, bucakta kalmış bir adeti anlatacağım:
Kabağın bıçakla, kesilmekten başka ne ilgisi var deyip düşünebilirsiniz,
Bugün 8 ocak diğer bir tarihte "kasım günü 62"
Aslında anlatacağım konu eski bir hikaye gibi düşünebilirsiniz, yaşayananlar bakımından bir anı olarak hafızalarda kalmış.
Hiristiyanlar için hacın suya atılmasıyla başlıyan, anlatacağım olayla devam eden bir süreç:
********************************************************************************************************
Anlatacağım olay:
Hiristiyanlarla aynı ortamı paylaşan müslüman türkler için sıkıntılı bir gün olan yukarıda yazdığım tarihte evlerine kapanırlar ve pek dışarı çıkmazlarmış.
Hiristiyanlar özel olarak besledikleri domuzları, o gün şiş sokup öldürdükten sonra, kor ateşin üzerinde bizim ütüleme dediğimiz olayı yapar derilerini kazırlarmış.
Bu yağlı deri yanarken çok kötü koku çıkarırmış.
Bu kötü yanık kokusunun duyulması önleyeceği inancıyla her müslüman türk evinde bal kabağı pişirirmiş.
********************************************************************************************************
Birde bu olaya benzememesi için kurban veya herhangi hayvan kesiminden sonra kelle ve ayaklar ütülenmez, bıçakla tek tek yüzülürmüş.