Abdurrahman Ustamız bu işin altından sağ salim kalkacaktır, eminim. Yatağan kendi içinde küçük çekememezlikleri olan güzel bir memleket köşemiz. Tüm kasabamız bıçakla yatıp bıçakla kalkarlar. Zaman içinde emeklerine doğru bedeli ödeyen bir müşteri kitlesi geliştiğinde eminim ki çok yüksek kalitede ürünler göreceğiz o muhteşem beldemizden. Bu ustura meselesi de bu tip bir müşteri kitlesinin yolunda bir adım olabilir, önemli olan ustalarımızın kaliteden taviz vermeden emeklerinin karşılıklarını alabilmesi, bu şekilde Orta Avrupa'nın ünlü ustura üreticileri ile rahatlıkla rekabet edebilmeleri için hiç bir engel yok. Tabii bu sadece ustura için değil her türlü bıçak üretimi için de geçerli. En önemli şey şu "Çin'i rakip almak" hatasına düşmemek. Çinle rekabet edemez kimse, ne o devlet desteği bizde olabilir ne de o insan gücüne. Ancak detaya verilen özen düzeyinde el işi ile Çin kıskacından kurtulabilirsiniz. Solingen'de 100 liraya satılan ustura kadar güzel ve üstün bir iş çıkarıp bunu 60-70 liranın altına düşmeden alnı açık satabilmek lazım. Bu işin fiyat kıranları olacaktır, ama o fiyatı kırarken işçiliği ve estetiği düşüreceklerdir. Uzun zamanda hakkını vererek satan üretici ayakta kalıp diğeri piyasadan silinir. Çünkü o ucuza yapanın ürettiği ile rahatlıkla rekabet edebilecek Çin işi bir ürün çıkacaktır, kimse dönüp de diğerine bakmaz o noktada, ancak hakkıyla yapılmış el emeği üst düzey ürünün rakibi yine o gömlekte bir üretici olacaktır. Türkiye'de tüm el işi sanatların kurtuluşu bu mantalitede, eğer piyasadaki ucuz ürünlerle rekabet ederseniz silinir gidersiniz, ürününüz de kimseyi mutlu etmez...