Paylaşım için çoooook teşekkürler.
Geçtiğimiz yıl konuya geleneksel okçuluktan zıplayarak (eskiden temren yapılırmış bu usulle) biraz merak salıp youtube üzerinden bir sürü "flint knapping" videosu izlemiştim ve aslına bakarsanız bizdeki karşılığının yongalamak ve çelmek olduğunu da bu paylaşım sayesinde öğrendim.
Benim izlediklerim düven tabanına jiletler yapmak yerine baya baya yontma taş dönemindeki keskiler, balta ve bıçaklar, modern formda bıçaklar yapıyorlardı.
Dikkatimi çeken meselelerin bazıları; dizlerine ve taşı tutan ellerine süet benzeri deriler koyuyor/sarıyor olmalarıyla taşa kontrollü kırıklar yapabilmek için de bakır başlı sopalar veya geyik boynuzunun dibini (topuz tarafı( kullanıyor olmalarıydı.
İzlediğim modern ustaların çoğu obsidyen taşı kullanıyorlar hatta bazıları şeffaf, şeffafa yakın akrilik renklerde taşlara muazzam güzellikler katıyordu. Tabi bunun yanında bulabildiği tüm kalın camları yongalayarak (fiili de hemen cümle içinde kullanayım madem öğrendik) çeşitli ebatlarda keskiler yapıyorlar.
Cam şişelerin dibindeki kalın daire tabanı, yalnız çivi kullanarak olduğu gibi koparıp çalışanlar da var, eski televizyon camından bıçak yapanlar da.
Ben de gaza gelip kapadokya bölgesini gezerken bir tezgahtan obsidyen alıp evde denemiştim ama pek başarılı olamadım, hakikaten zor bir iş.
Lakin muazzam güzellikte örnekleri de var. Anladığım kadarıyla özellikle bizi ilgilendiren, işin bıçak yapma kısmındaki en iyi örnekler, yarı şeffaf obsidyen namlulara geyik boynuzu kabza, sinir ve doğal tutkalla eklenerek yapılıp, şık da deri kılıflarla taçlandırılıyor.
Şöyle de hayran kaldığım birkaç model vardır; keşke bizde de birkaç kişi yapsa bu işi
paylaşım için tekrar teşekkürler



