bir dilenci, güzelliğiyle meşhur hz yusuf peygamberden dilenmiş. bunun üzerine çevredekiler hemen müdahale ederek adamı derdest etmeye kalkmışlar, '' haddini bil!!! bu ne edepsizlik. bir peygamberden böyle haddini bilmeden dilenmek olur mu hiç!!! '' demişler. (kraldan çok kralcılar her devirde oluyormuş demek

). bunun üzerine, dilenci şu çarpıcı cevabı adamların insaflarına bir tokat gibi çarpmış: ''ben bir dilenci sıfatındayım. bu sıfattan başka güzel yusufla hangi vesileyle konuşup muhatap olabilirim ki. maksdım dilenmek değil, onunla konuşabilmekti. unutmayın ki, ne kadar dilenci de olsam güzelliği ben de takdir edebilirim''... vesselam, bu eserlere ne kadar uzak olsamda güzelliği ben de takdir ediyorum.
bir de soru sorayım: son dönemde, yapmak istediğim bir bıçağın sırtına, yalancı ağız demeyeyim de, bir tümsek yapmak istiyorum. fakat bunu benim iki tekerle yapmam mümkün değil çünkü o kadar geniş açıya ulaşamıyor. eğeyle yapmayı düşündüm ama onunla da olası gözükmüyor. bunu nasıl yapabilirim? selamlar...