Balıkçı ne besleyecek elbetteki balık besler:) Lakin ben özgür yaşayan bir hayvanı bir yere hapsetmenin çok bencil olduğuna inanırım. Akvaryum ise eşimin nişanlı iken bana doğum günü hediyesi olduğu için var evimde.
Her köylü çocuğu gibi bende yoka( yufka) ekmek yiyerek büyüdüm. Ne kadar uğraşırsanız uğraşın yufka ister istemez ufak parçalar halinde dökülüyor yer sofranızın altında ki mendile..Babam yokluk ve hatta açlık gördüğü için en küçük taneyi bile değerlendirmeye bakar. Bu nedenle büyük kırıntıları ineklere, tavuklara, en küçükleri ise toprak damımıza konan kuşlara ayırırdık. Akşam yemeğinden sonra dama çırptığımız ekmek ufaklarından sabaha bir tane bile kalmaz, damda sayısız serçe ayak izi olurdu. Bu serçelerin ekmek için verdikleri mücadele bana hep zenginliğimi hatırlatır.
Konuya dönersek ben bu küçücük serçelerin ekmek yerken yaşadıkları ( benim algıma göre mutluluk) haz ve bu hazzın bana verdiği haz apayrı bir şeydir. Bu nedenle ben onları hapsetmek yerine evden çıkarken avcuma aldığım bulgur tanelerini kaldırımlara ağaç diplerine dökmek. Kış aylarında dağa kıra bayıra balığa gitiğim yerlere keten tohumu serpmekten yana kullanırım bu tercihimi..