Bıçak Sanatı - Forum
Atölye Muhabbeti => Kılıf Yapımı ve deri => Konuyu başlatan: LCLegend - 25 Ekim 2012, 15:49:55
-
Derinin bakımında yabancı forumlarda geçen ismi ile neatsfoot oil, "paça yağı"ndan çok büyük övgü ile bahsediliyor. Bir hayli araştırdım, Türkiye'de yok. Yurt dışında satılanların bir çoğu da aslında domuz yağı imiş. Hazır Kurban Bayramı, elimizde de paçalar varken bir de yağını çıkartalım diye düşündüm. Nasıl yapmamız gerektiği konusunda bütün fikirleri can kulağı ile dinlemeye hazırım. Becerebilirsem sonuçları da paylaşacağım.
-
Sayın LCLegend:
Ayaklar adeleli yerlerdir pek yağ olacağını sanmam.
Oradaki doğrudan paçadan elde edilmiş yağ olduğunu düşünmüyorum ama araştırmak gerekir.
Sanırım isim benzetmesi olarak kullanılmış olabilir.
Bir ürün elde edilirken yan ürün olarak çıkan bir ürün olabilir.
Veya Bu doğruda olabilir;
Çünkü Örnek olarak piyasada elma yağı satılıyor.
-
Orjinalinde "neatsfoot oil" gerçekten paça ve incikten elde edilen yağın rafine edilmiş halidir. Ancak yurtdışında gerçek "paça yağı" değil de domuz yağı, kanola, soya yağı gibi yağların ve mineral yağlarının bir karışımını bulabiliyorsunuz "neatsfoot oil" diye. Aslında çok da önermeyeceğim bir ürün. Nedeni ise zaman içinde derinin daha hızlı eskimesine, kırılganlaşmasına neden olduğudur. Balmumu ve carnuba türü waxlardan hazırlanmış sıvı deri koruyucuları tavsiye ederim. Tabii kabza işleri için. Giyim kuşam işlerinde deriyi yumuşatmak için "paça yağı" türevi yumuşatıcılar gerekebilir ancak o konu hakkında çok bilgiye sahip değilim...
-
evde paça kaynatırken yemek soğuduktan sonra suyun üzerinde duran yağ dır kendileri :) şaka yapmıyorum cam terebentin ile inceltirsek işe yarar kokusuda olmaz kendilerinin
tosuna giremedik bu bayram girmiş olsaydık muhakkak denerdim ama fırsat bulur isem denerim
-
Bunu daha öncede bir ara konuşmuştuk sanıyorum, valla bana da ismi biraz itici geliyor ::)
-
Ben lanolin kullanımını düşünüyorum. Onun dışında aynen Özgür'ün elde ettiği yağ bu.
-
Banada at yagini tavsiye etmislerdi.yurtdisindan aldim kullaniyorum fena degil.
-
Bu yağın numarası derinin hayvan canlıyken beslendiği yağ ile aynı yapıda olması. Don yağı da aynı özelliklerde, paça yağının tercih edilme nedeni ayaklarda soğuğa karşı koruma az olduğundan vücut sıcaklıkları altında da sıvı kalması. Yabancı menşeyli satılanların çoğu da gerçek paça yağı değil, don yağının lanolin vs. ile oda sıcaklığında sıvı kalması sağlanmış şekli.
Emre hocamın da söylediği gibi, giyim kuşamda kullanılması yaygın ama uzun ömürlü materyalde uzun vadede aşırı bozulmaya neden olduğu iddia ediliyor. Sebebi de (doğru anlayabildiysem) vücudun canlıyken deriyi beslemek için günlük olarak çok çok az dozda yağ vermesine karşın, işlenmiş deride bu yağın kullanılması durumunda yılda bir (ya da bakım sıklığı neyse) üç-dört yıllık dozajın emdirilmesi. Deri bu yüzden çabuk yaşlanıyor, deforme oluyormuş. Burada "çabuk" yaşlanmayı niteliyor, deri normalden daha çabuk yaşlanıyor değil, yaşlanma başladı mı çok çabuk sonuçlanıyor anlamında. Hani alkolün Ruslara yaptığı gibi: 35 yaşından bir sene sonra 50 yaşına geçiveriyorlar, öyle.
-
Katkıda bulunan herkese teşekkür ederim. Benim de toparlayabildiklerim benzer şeyler. Çok sağlıklı ve net bir bilgi yok. Deriye zarar vermesi ile ilgili bazı yerlerde gerçek paça yağı değil de özellikle kullanılan mineral yağlar sorumlu tutuluyor. Bilgiler sıklıkla binicilik ile ilgili sitelerden ve çoğu semer bakımında bu yağdan bahsediyor. Eylem Bey lanolinden söz etm iş. Ben de isabetli bir tercih olur diye düşünüyorum. Neticede koyunun cildinden salgılanan ve muhtemelen kendi derisini koruyan bir yağ.
Mumlarla, özellikle karnauba ile ilgili şüphelerim var. Bilinen en sert mum; bazı yerlerde betondan bile sert(!) deniyor. Araba cila ve boya koruyucularında kullanılıyor. Modelaj için yaptığım mumu sertleştirmede az miktarda bal mumu ve parafine ilave ediyorum. Ahşap bakımı için balmumu ile birlikte çeşitli formüllerde yer alıyor ancak derideki etkisi nasıl olur, öngöremiyorum.
Ben her halükarda 2 büyükbaş hayvanın diz altı kısımlarını aldım. Tırnakları barındıran kemikleri kestim. Bütünü ile yüzdüm. Koca bir tencereye koydum ve kaynattım. Çıkan yağı topladım. Bu işlemi hiç yağ çıkmayana kadar devam edeceğim. Toplanan bu yağları süzdükten sonra saf ve değişik tabii yağlarla karışım yapıp denemek istiyorum. Burada da sizlerden gelecek katkıları bekliyorum. Arzu edilirse deri ile çok uğraşan arkadaşlara da gönderebilirim. Onların da tecrübelerinden faydalanmış oluruz.
Kalacak kemiklerin kalınlık ve çapları uygun olursa onları da sap yapımında değerlendirmeyi düşünüyorum.
Bakalım ne çıkacak?
-
Karnuba mumu, balmumu vb sert ürünler, benmari usulünde eritildikten sonra oda sıcaklığında akışkan olan bir yağla ya da uygun olacak başka bir şeyle karıştırılıp daha yumuşak bir ürünün hammaddesi olarak kullanılabilir.
-
Eveet Arkadaşlar, uzunca sayılacak bir süre sonunda "Paça Yağı"'nın üretim süreci tamamlandı.
Bu konuyu açarken bahsettiğim gibi 2 büyükbaş hayvana ait 8 adet paça ( diz ve ayak arası) kesildi, yüzüldü ve 2 gün kaynatıldı. Çıkan yağ toplandıktan sonra yeni su eklenerek kaynatmaya devam edildi, taki yeni yağ çıkmayana kadar.
Paçalar yüzülür,
(http://imageshack.us/a/img545/5746/yzme.jpg)
İyice yıkanır
(http://imageshack.us/a/img705/4444/ykama.jpg)
ve kaynatılır
(http://imageshack.us/a/img818/1748/kemikleetencerede.jpg)
-
Daha sonra gerçek paça yağının diğer hayvani yağlardan ayrılması için çökertme işlemi yapıldı; yağ bir şişeye doldurulup ilik ve diğer yağların kısmen yoğunlaşarak aşağı çökmesi, oda ısısında sıvı kalan paça yağının yüzeyde toplanması sağlandı.
Birinci çökertme işlemi; Esas kullanacağımız üstte toplanan sarı, saydam kısım.
(http://imageshack.us/a/img837/5238/kertme.jpg)
Daha sonra filtre kağıdından süzüldü:
(http://imageshack.us/a/img690/6203/birinciszme.jpg)
Sonra tekrar uzun bir süre beklenerek ikinci çökertme işlemi tamamlandı:
(http://imageshack.us/a/img846/6172/kincikertme.jpg)
Bundan sonra tekrar süzüldü:
(http://imageshack.us/a/img809/5259/kinciszme.jpg)
Ve gördüğünüz gibi son derece berrak, oda ısısında katılaşmayan saf paça yağı elde edildi.
Şimdi sırada "laboratuar" aşaması var. Elde edilen yağın bir kısmını deri işleme işinin üstadı Murat Usta'ya gönderdim, eksik olmasın çalışmalara başladı. Onun intibaları ve yorumları bizim için çok kıymetli olacak. Bu arada ben de saf ve diğer bazı ince bitkisel ve hayvani yağlarla karıştırıp denemeler yapmayı planlıyorum.
Neticeyi hep beraber göreceğiz...
-
Şafak Bey, çok güzel bir çalışma ve anlatım, kendi adıma teşekkür ederim, elinize sağlık. Son fotoğraftaki berrak olan yağın kokusu nasıl acaba?
-
Koku olayı önemli bence. Ayrıca kısa vadede olumlu sonuç verebilir ama uzun vade de yağın ne hale geldiği de önemli. Aynı yağ taşlarında organik yağ yerine madeni yağ kullanması gibi uzun vadede negatif etkileri olabilir belki. Yinede sonucu merakla bekliyoruz. Anlatım için teşekkürler, sade ve anlaşılır olmuş.
Birde eklemek istediğim bir nokta var. Bildiğimden veya tecrübe ettiğimden değil ama bir yerde okuduğum kadarıyla kemikler kabza yapımında kullanılacak ise fazla kaynatılmaması gerekiyormuş. Fazla kaynatılan veya ısıtılan kemik sert ve kırılgan oluyormuş.
-
Şafak Bey, çok güzel bir çalışma ve anlatım, kendi adıma teşekkür ederim, elinize sağlık. Son fotoğraftaki berrak olan yağın kokusu nasıl acaba?
Teşekkürler Sefa Hocam.
Yurt dışı forumlarda bu yağın kokusuz olduğu yazıyordu. Bana pek inandırıcı gelmemişti ama gerçekten bu şeffaf yağ hiç kokusuz diyebilirim. Paça yağının palmitoleik asitten zengin olduğu belirtiliyor. Başka hangi yağlarda palmitoleik asit yüksek miktarda bulunuyor diye araştırdım; makademia ( Türkiye'de yok maalesef, fındık irisi bir kuru yemiş, çok yağlı ve lezzetli) ve yaban iğdesi yağında bulunuyormuş. Yaban iğdesi yağı da oldukça zor bulunuyor ancak bir şekilde tedarik ettim. Bakalım bundan sonra yapılacak çalışmalar ne gösterecek...
-
Koku olmaması çok iyi bir şey ( aslında paça deyince nedense aklıma hep sarımsaklı sirkeli kokular geliyor ^-^ ) O zaman derideki davranışını bekleyip göreceğiz demektir :2up
-
Koku olayı önemli bence. Ayrıca kısa vadede olumlu sonuç verebilir ama uzun vade de yağın ne hale geldiği de önemli. Aynı yağ taşlarında organik yağ yerine madeni yağ kullanması gibi uzun vadede negatif etkileri olabilir belki. Yinede sonucu merakla bekliyoruz. Anlatım için teşekkürler, sade ve anlaşılır olmuş.
Birde eklemek istediğim bir nokta var. Bildiğimden veya tecrübe ettiğimden değil ama bir yerde okuduğum kadarıyla kemikler kabza yapımında kullanılacak ise fazla kaynatılmaması gerekiyormuş. Fazla kaynatılan veya ısıtılan kemik sert ve kırılgan oluyormuş.
Teşekkürler,
Sefa Hoca'ya yazdığım cevapda belirttiğim gibi şimdilik koku yok. Daha sonra kokusu çıkar mı ;) hep birlikte göreceğiz.
Kemiğe gelince. Burada kullandığım kemiklerden bazılarını ayırdım ve sap yapımında kullanılacak hale getirmeye çalışıyorum. Benim de bildiklerim şu şekilde: kemik esas olarak 2 temel maddeden müteşekkil: inorganik kısım ki bu kalsiyum fosfat tuzudur ve organik kısım ki bu da proteinlerden oluşur . İnorganik kısım sertlikten, organik kısım dayanıklılıktan sorumludur. Isıtmakla değil de yakmakla bu organik kısmı tahrib ederseniz (inorganik kısım yanmaz) kemiğin dayanıklılığını sağlayan yapıyı bozmuş olursunuz. Kemik böylece sert fakat kırılgan bir hal alır. Daha önce de belirtmiştim, asit ile muamele ise inorganik yapıyı çözer, geriye sadece organik matriks yani protein kalır. Bu durumda da kemik kemiğe benzemeyen yumuşak bir hal alır.
-
Şafak Bey, çok güzel bir çalışma ve anlatım, kendi adıma teşekkür ederim, elinize sağlık. Son fotoğraftaki berrak olan yağın kokusu nasıl acaba?
Teşekkürler Sefa Hocam.
Yurt dışı forumlarda bu yağın kokusuz olduğu yazıyordu. Bana pek inandırıcı gelmemişti ama gerçekten bu şeffaf yağ hiç kokusuz diyebilirim. Paça yağının palmitoleik asitten zengin olduğu belirtiliyor. Başka hangi yağlarda palmitoleik asit yüksek miktarda bulunuyor diye araştırdım; makademia ( Türkiye'de yok maalesef, fındık irisi bir kuru yemiş, çok yağlı ve lezzetli) ve yaban iğdesi yağında bulunuyormuş. Yaban iğdesi yağı da oldukça zor bulunuyor ancak bir şekilde tedarik ettim. Bakalım bundan sonra yapılacak çalışmalar ne gösterecek...
Bu macadamia gerçekten de çok yağlı ve keşke Türkiye'de de bulabilsem dediğim lezzetli bir çerez. Mac Adam diye birinin keşfetmiş olmasına şaşırmamışsınızdır. İlginç bir şekilde bu köpekleri zehirliyormuş. Bu nesne Hollanda da marketlerde bolca vardı. Bilmem başka nerden bulunabilir?
-
:2up Paça yağının işlemlerden sonraki hali şahane. Market rafındaki yağlar bundan daha düzgün duramaz sanırım.
-
Şafak Bey, çok güzel bir çalışma ve anlatım, kendi adıma teşekkür ederim, elinize sağlık. Son fotoğraftaki berrak olan yağın kokusu nasıl acaba?
Teşekkürler Sefa Hocam.
Yurt dışı forumlarda bu yağın kokusuz olduğu yazıyordu. Bana pek inandırıcı gelmemişti ama gerçekten bu şeffaf yağ hiç kokusuz diyebilirim. Paça yağının palmitoleik asitten zengin olduğu belirtiliyor. Başka hangi yağlarda palmitoleik asit yüksek miktarda bulunuyor diye araştırdım; makademia ( Türkiye'de yok maalesef, fındık irisi bir kuru yemiş, çok yağlı ve lezzetli) ve yaban iğdesi yağında bulunuyormuş. Yaban iğdesi yağı da oldukça zor bulunuyor ancak bir şekilde tedarik ettim. Bakalım bundan sonra yapılacak çalışmalar ne gösterecek...
Bu macadamia gerçekten de çok yağlı ve keşke Türkiye'de de bulabilsem dediğim lezzetli bir çerez. Mac Adam diye birinin keşfetmiş olmasına şaşırmamışsınızdır. İlginç bir şekilde bu köpekleri zehirliyormuş. Bu nesne Hollanda da marketlerde bolca vardı. Bilmem başka nerden bulunabilir?
Valla Eylem Ustam etrafta her otu bilen bir adam olarak bilinirim ama bu Mac Adam'ı bilmiyormuşum, sayende bunu da öğrendik. Sağol. İngiltere ve ABD'de de bolca var ama tropik meyve kurusu, yok goji beri vs getirten kuruyemişçilerimiz bunu getirmiyor maalesef. Bulursak oturup keyifle yeriz. ;)
-
Paylaşım için teşekkürler.
-
Kusura bakmayın hortlatıyorum ama, sonuç hakkında herhangi bir dönüş olmamış. Aradan iki yıl geçmiş deri ile nasıl bir tepkimeye girdi, koku ile ilgili bir gelişme var mı? Şafak bey kullanım için Murat ustaya gönderdiğini söylemiş.
-
Arkadaşlar, epeydir takip edemediğim formumuza tesadüf bakarken adımın geçtiği bir konu gördüm ve cevaplamak farz olmuş dedim.... Evet Şafak bey geçen senelerde yağtığı bu çalışmadan bir miktar bana göndermişti ..... bir kaç denemeden sonra ki izlenimlerim; deride parlak ve canlı bir yüzey oluşturuyor.... bilhassa bu yağı eski deri malzemelerin bakımında kullanıldığı yönünde birkaç şey okumuştum, doğru bir saptama zira deriye ekstra bir esneklik kazandırıyor... ve en güzeli çok az bir miktarda kullanarak epey bir yüzeyi yağlayabiliyorsunuz... yağlama işlemini pamuklu bir bezle yapabilirsiniz... lakin konuda bahsedilen kokusuzluk durumu hiç de öyle değil, uygulamayı mümkünse dışarda biryerde yapmanızı öneririm... ve uzun bir zaman da deri üzerinden çıkmıyor... hem bu yüzden hem de bir daha ne zaman elime geçer korkusundan Şafak beyin gönderdiği paça yağını hala saklıyorum, çok ihtiyaç duyarsam (ilaç niyetine) kullanıyorum.... ;) bu vesileyle Şafak beye bir kez daha teşekkür ediyor, paça çorbasını çok seven biri olarak bir dahaki operasyona beni de çağırmasını istiyorum... (sirke ve sarımsakla beraber gelirim)..... :2up :2up
-
ben paça yağını ve balmumunu benmari usulu beraber eritip içine çözücü olarak çam terebentini kattım. Soğuyunca elimdeki ürün Nuri LEF LEF in ayakkabı cilasının neredeyse aynı kokusunda aynı fiziksel ozelliklerinde bir hal aldı. Kimbilir belki formulu biraz kesfetmisizdir :)
-
arkadaşlar paça yağını boya kullanmadan direk naturel vaketa deri ye uygulayan bir video izlemiştim ve sonuç renk olarak kahve rengi şık bir kılıf ortaya çıkmıştı. sizce boyama da kullanılması deriye bir katkı sağlarmı?
-
izlediğim video linki bu
https://www.youtube.com/watch?v=SFsXw3gabqk
-
paçayı kaynatmadan önce yüzme değilde tütsüleme işlemi yapılsaydı daha iyi sonuç çıkabilirdi bence. çünkü eski insanlar paçayı asla yüzmezler. hatta sivas malatya ve aksarayda bayramlarda tütsüleme yerleri hala mevcuttur.
-
Süper bir konu başlığı olmuş. Teşekkürler