Bıçak Sanatı - Forum

baltanın arasına konan malzeme

Serkan H.

  • ***
  • 74
  • Meslek: tekniker
  • Yer: İstanbul
baltanın arasına konan malzeme
« : 06 Mayıs 2012, 01:43:10 »
John Neeman balta nacak yaparken kesici ağız dayanıklı olsun diye ilave olarak başka bir çelik ilavesi yapıyor ve 2 çeliği beraberce birbirine birleştiriyor peki bu kullanılan çelikler nedir bilen varmı?





ugurcan_20

  • ***
  • 1232
  • Uğurcan Köylü 1995
  • Meslek: Öğrenci
  • Yer: Denizli
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #1 : 06 Mayıs 2012, 02:08:24 »
San-mai tekniği deniyordu buna galiba. :) Sanırım daha yüksek karbonlu çelik konuyor araya.

Ertarda

  • *
  • 1033
  • Ertuğrul ARDA -1967
  • Meslek: İnşaat Müh.
  • Yer: Bornova-İzmir
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #2 : 06 Mayıs 2012, 02:36:00 »
Çeliğin pahalı, elektrik kaynağı teknolojisinin mevcut olmadığı zamanlardan kalma bir uygulama. Kısacası arkadaş nostalji yapmış. Ocak kaynağıyla, pahalı olan bir parça çeliği ucuz olan demirin ucuna eklemiş. Günümüzde böyle bir uygulama nostaljiden başka bir şey değildir.
Be yourself, no matter what they say...........

Zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, aslında biz cesaret edemediğimiz için zordur..!

Ertarda

  • *
  • 1033
  • Ertuğrul ARDA -1967
  • Meslek: İnşaat Müh.
  • Yer: Bornova-İzmir
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #3 : 06 Mayıs 2012, 02:38:53 »
Ama asıl soru çelik cinsi ise, öyle eklemeye falan gerek yok. % 0.5 karbon içeren çelikler bu iş için en uygun çeliklerdir. Tabii ki baltanın tamamına değil, sadece ağzına su vermek kaydıyla.

 
Be yourself, no matter what they say...........

Zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, aslında biz cesaret edemediğimiz için zordur..!

gökhan bakla

  • *****
  • 2620
    • blog
  • Yer: İstanbul / Tekirdağ - 1978
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #4 : 06 Mayıs 2012, 10:13:09 »
Hatırladığım kadarıyla John Neeman, kesici aletlerinde 9260 numaralı yay çeliğini kullanıyordu.
Bu tip, uç kısmı ocak kaynağı ile sert çelik kaynatılmış baltalarda da, gövdede düşük karbon oranına sahip bir demir ve ağız kısmında L6 kullanıyor.

Ertuğrul bey, günümüzde elektirik kaynağı mevcut ama bu ürünlerin kalitesinde bir tane balta varmıdır piyasada, araştırmak lazım! :(

Olaya biraz farklı açıdan bakmak lazım, yani bir bıçağa gravür işlemekte, çeliğini damascus yapmakta ona işlevsel olarak bir şey katmaz, ama değer katar..

Günümüz teknolojisinde bu tip ürünlerin kalitesine yakın ürünler bulmak tabiî ki mümkün, ama Neeman’ı farklı yapan, elde şekillendirilmiş ve eski tekniklerle ürettiği, ama asla kalitesiz diyemeyeceğimiz ürünler ortaya çıkarmasıdır.

Bu da bir farktır ve onu diğerlerinden ayırır  ;)



Ertarda

  • *
  • 1033
  • Ertuğrul ARDA -1967
  • Meslek: İnşaat Müh.
  • Yer: Bornova-İzmir
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #5 : 06 Mayıs 2012, 12:03:04 »
Resimdeki baltanın çok değerli olduğuna ben de hemfikirim. Hatta bence o kadar değerlidir ki, modern teknolojilerle yapılmış baltalardan 20 tanesinin ücretini verip bu baltayı satın almaya razıyım (Ama eminim daha pahalıdır).
Ama benim bahsettiğim o baltanın sanatsal değeri değil. Fonksiyonellik açısından baktığımızda ise yekpare çelikten  dövülmüş modern bir baltanın yanında esamesi okunmaz.

Eğer böyle cümleler kullanırsak.
Günümüz teknolojisinde bu tip ürünlerin kalitesine yakın ürünler bulmak tabiî ki mümkün

Konu hakkında fazla bilgisi olmayanlar bunu, 'demek ki günümüz teknolojileriyle bu balta kalitesinde balta yapılamıyor, ancak bu kaliteye yakın balta yapılabiliyor' diye algılar.

Bunun sonucu da bu tip efsaneler yaratmak olur.
Merhaba arkadaşlar.Ben araştırdığım kadarıyla damascus (şam çeliği) çok iyi bir madenmiş
http://www.bicaksanati.com/forum/istekler-ihtiyaclar/damascus(sam-celigi)bir-bicaga-ihtiyacim-var/

Bu tip çalışmalar yapan arkadaşlarımın emeğine ve sanatına sonuna kadar saygılıyım. Keza damascus için de aynı düşünüyorum. En sevdiğim bıçağım damascus bıçaktır. Vitrinde onun yeri ayrıdır. Ama mühendislik nosyonum da, günümüzde hala damascustan kaliteli bıçak malzemesi yapılamadığını veya modern baltaların ancak resimdeki baltanın kalitesine yakın yapılabildiğini kabul etmez.

Bu olay yağlı boya resim ile fotoğrafı kıyaslamaya benzer. Vesikalık bir fotoğraf yağlı boya bir portreden tabii ki kıymetli olamaz. Ama dükkanın vitrininde  'Pasaportlar için biometrik yağlı boya portreniz yapılır' diye bir yazı görsem, gülerim.

Be yourself, no matter what they say...........

Zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, aslında biz cesaret edemediğimiz için zordur..!

deserteagle

  • Eylem Cengiz, 49
  • *****
  • 9533
  • Meslek: elektronik ve hab. müh.
  • Yer: İstanbul, Kırklareli
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #6 : 06 Mayıs 2012, 17:57:08 »
Önceden akıl edilmiş bir yöntemin sonradan farklı amaçlarla, farklı koşullarda geliştirilenlerden geri olmasının bir gerekliliği yoktur.

Bu örneği verilen, bir kompozit malzeme kullanımıdır ve günümüzde bunun yaygın olarak uygulanmamasının nedeni artık daha iyisine ulaşılması değildir. Sadece artık baltalar ayağa düşmüş, tezgahta cepteki bozukluklarla alınır hale gelmiştir. Ne kadar ekmek ekmek o kadar köfte mantığı bu ürünün piyasada kaliteli olarak bulunmasını olanaksız hale getirmiştir.

Ben şahsen, birden farklı içerikteki çelik kullanılmadan üretilip de C45, 4140 vb. çeliklerin çok üstündeki vasıflardaki çelik kullanımının olduğu baltalara denk gelmedim. Örneğin, tek bir 1095 kütükten dövülen seri üretim bir balta yok. Zaten bu baltanın küpüsü 1095'ten yapılınca bu ne getirecek ve ne götürecek? Baltadaki çok değişken olan kesitler su verme sırasında nasıl gerilimler oluşturacak? Böyle yüksek karbonlu bir çelikten yapılan bir baltanın sadece ağzını suya daldırıp su vermeye çalışınca kaç baltanın kaçı çatırdamayacak?

Gereken yerde gereken sertlik elde etmek için uygulanan yöntemler yalnızca eski insanların rağbet ettiği bir yöntem değil. Motor sübaplarının iki ucu birbirine kaynaklanmış olan farklı alaşımlardır. Bir çok üründe hem yüzey sertliği hem de yüksek tokluk elde etmek için yüzeye karbürleme, nitrürleme uygulanması ile elde edilen kompozit üründür. Dişliler böyledir. Yüzeyin TiN, TiCN vs kaplanması ile elde edilen ürünler de kompozit ürünlerdir. Beğendiğimiz matkap uçları böyledir.

Tek bir çeliğin farklı noktalarının farklı ısıtılması yahut soğutulması ile su verilmesi ile yahut farklı yerlerinin farklı koşullarda ısıtılması ile menevişlenmesi ile üretilen ürünler kompozit ürünlerdir.

Zırhlı otomobil camlarının cam ve polikarbonat tabakalarından oluştuğu da malum.

Bir ürünün her noktasında aynı terkipteki alaşımın kullanılmasının gerektiğini, bunun aksinin geri olduğunu iddia etmek modern eğilimlerin paralelinde olmaktan uzak, hatta zıttı bir iddiadır.

Ben imkanım olduğunda baltanın ağızdan gayrısı için yüksek karbonlu olmayan ancak derinlemesine sertleşecek bir çelik ve ağız için de alabildiğine yüksek karbonlu bir çelik, örneğin ~%1,2 karbonlu bir eğe çelik kullanmayı tercih ederdim. Şimdilik 4140'tan balta yapıyorsam bu henüz balta ağzına ocak kaynağı yapamadığımdandır.
Barika-i hakikat müsademe-i efkardan doğar
Namık Kemal
Instagram'da ben

Ertarda

  • *
  • 1033
  • Ertuğrul ARDA -1967
  • Meslek: İnşaat Müh.
  • Yer: Bornova-İzmir
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #7 : 06 Mayıs 2012, 19:29:08 »
Bu yöntem daha iyi balta yapmak için geliştirilmiş bir yöntem değildir. Kaliteli çelik bulmanın zor olduğu zamanlarda az miktarda kaliteli malzeme kullanarak balta yapma yöntemidir. Yani balta daha kaliteli olsun diye değil, daha ucuz olsun diye geliştirilmiştir.

Günümüzde ise bu yöntemle balta yapanlar, sanat olsun diye, becerilerini ve ustalıklarını kanıtlamak için  bu yöntemi uygulamaktadırlar.

Ocak kaynağı ile birleştirilmiş bir ağız, hiçbir zaman yekpare çelikten daha mukavim olamaz.

Bu söylediklerimi de özellikle vurguluyorum, bunları söylemekte ki amacım bu tip bir üretimi küçümsemek değildir. Keşke ben de böyle bir balta yapabilsem. Ama emin olun bu baltayı ben yapmış olsam, sorana 'kaliteli bir yekpare çelik kadar mukavim değil ama bu bir sanat eseri' derdim.


Be yourself, no matter what they say...........

Zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, aslında biz cesaret edemediğimiz için zordur..!

deserteagle

  • Eylem Cengiz, 49
  • *****
  • 9533
  • Meslek: elektronik ve hab. müh.
  • Yer: İstanbul, Kırklareli
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #8 : 06 Mayıs 2012, 19:43:34 »
Ağızda ocak kaynağı olup da problem yaşamış bir balta örneği mi var ki?
Barika-i hakikat müsademe-i efkardan doğar
Namık Kemal
Instagram'da ben

Ertarda

  • *
  • 1033
  • Ertuğrul ARDA -1967
  • Meslek: İnşaat Müh.
  • Yer: Bornova-İzmir
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #9 : 06 Mayıs 2012, 19:55:59 »
Ağızda ocak kaynağı olup da problem yaşamış bir balta örneği mi var ki?

Ben defalarca gördüm. Arkadaşım Kemeraltı'nda sıcak demircilik yapıyor. Genel iştigal konusu tarım aletleri. Yani balta, tara, çapa v.b. Hafta sonları evde gürültü yapma iznim olmadığından evde durmam, her cumartesi en az 4-5 saatimi o dükkanda geçiririm. Yıllar içinde tamir için gelen baltalarda  defalarca gördüm. Zamanında baltaların neden böyle yapıldığı bilgisini de tamir için gelen böyle bir balta üzerinde yaptığımızdan muhabbetten edindim.
Be yourself, no matter what they say...........

Zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, aslında biz cesaret edemediğimiz için zordur..!

Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #10 : 06 Mayıs 2012, 20:14:17 »
Konuşulanları tam sindirmeden birşeyler yazmak isterim.  Öncelikle ocak kaynağı ile elektrik ark kaynağını birbiriyle kıyaslamak köklü bir yanlışlık olur. Bu nedenle her ikisini ayrı kategoride değerlendirmek gerekir. Yurdumuzdaki baltaların çatlayıp patlamasındaki temel neden elektrik kaynağıdır, oysa ocak kaynağı doğru yapıldıysa birleşme yerlerinde sorun çıkması neredeyse olanaksızdır.

XauPau

  • ***
  • 1108
  • Hayri Canyakmaz 1980
  • Meslek: Finans
  • Yer: Kocaeli
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #11 : 06 Mayıs 2012, 20:21:26 »
Ben iyi yapılmış her iki türün de problemsiz işini yaptığını düşünüyorum. Öyleyse geriye kalan soru maliyet ise ;

Balta ağzında kullanılacak ve darbeye dayanacak toklukta kaliteli bir çeliği yekpare olarak balta haline getirmenin (malzeme,ısıl işlem vs) maliyeti işin sonunda elde edeceğimiz faydaya değer mi ?

Ağıza olabilecek en iyi malzemeyi ocak kaynağıyla birleştirmenin zahmeti elde ettiğimiz kazanca değer mi ?

diye iki soru geliyor aklıma. Yoksa amaç iyi bir balta yapmaksa bence her iki işlem de hakkıyla yapıldıktan sonra bir sorun olacağını düşünmüyorum.



Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #12 : 06 Mayıs 2012, 20:23:59 »
Konuşulanları tam sindirmeden birşeyler yazmak isterim.  Öncelikle ocak kaynağı ile elektrik ark kaynağını birbiriyle kıyaslamak köklü bir yanlışlık olur. Bu nedenle her ikisini ayrı kategoride değerlendirmek gerekir. Yurdumuzdaki baltaların çatlayıp patlamasındaki temel neden elektrik kaynağıdır, oysa ocak kaynağı doğru yapıldıysa birleşme yerlerinde sorun çıkması neredeyse olanaksızdır.
Ben sadece kaynakla ilgili kısmına dar çerçevede bir saptama yapmaya çalıştım, diğer konularda hiç karışmadım zaten ;)

ozgurozdemir

  • *
  • 1
  • Meslek: elektrik teknisyeni
  • Yer: İst. sancaktepe-1978 0RH+
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #13 : 06 Mayıs 2012, 20:43:00 »
kaynağını bilmem ama lamine olan çeliklere bayılıyorum   böyle bir baltam olsun isterim isterim
keşke yapabilsem  :(
GÖLGEDE YÜRÜYENİN GÖLGESİ OLMAZ

gökhan bakla

  • *****
  • 2620
    • blog
  • Yer: İstanbul / Tekirdağ - 1978
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #14 : 06 Mayıs 2012, 22:25:45 »
Türkiye'de ocak kaynağı ile ağzına parça kaynatılmış hala kullanılan bir balta varsa, müzeye koymak lazım. Zira tahminen 200 yaşını çoktan devirmiş olma ihtimali çok yüksek.

İyi yapılan bir ocak kaynağının, elektrik kaynağında daha kaliteli bir birleştirme sağladığını gördüm ve tatbik ettim. o yüzden teknik eskide olsa bence bir baltanın uç kısıma bir parça kaynatılacaksa bunun ocak kaynağı ile daha sağlam olacağını düşünüyorum.

benim gördüğüm, bildiğim tek parça yapılan baltaların karbon oranları 0,8 'in üzerinde değildi.
buna dayanarak, ağız kısmına yüksek karbonlu bir parça kaynatılmış bir balta her zaman tek parça baltalardan daha iyi kesme yapacaktır.


Ertarda

  • *
  • 1033
  • Ertuğrul ARDA -1967
  • Meslek: İnşaat Müh.
  • Yer: Bornova-İzmir
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #15 : 07 Mayıs 2012, 00:52:40 »
Her paragrafa tek tek cevap vereceğim.

Türkiye'de ocak kaynağı ile ağzına parça kaynatılmış hala kullanılan bir balta varsa, müzeye koymak lazım. Zira tahminen 200 yaşını çoktan devirmiş olma ihtimali çok yüksek.
Türkiye'de ocak kaynağı ile ağzına parça kaynatılmış hala kullanılan bir balta olup olmadığını bilmiyorum. Zira benim gördüğüm örnekler kullanılmaz haldeydi.  Tamir için geldiler, Ömer Usta bunların tamir edilemeyeceğini söyledi, sanırım bazıları yeni balta alıp gitti.
Ama bu paragraftan burnuma söylediklerime karşı bir güvensizlik hissi varmış gibi kokular geliyor. Sanki 'böyle bir balta 200 yaşından fazla olmalı o dükkana gelemez' gibi bir hava var o paragrafta.
Bahsettiğim dükkanın adresi şudur: Tabelada Süleyman Akdemir yazar, şu anda dükkanı işleten iki kardeşin babalarının ismi, 873 sok No 77 Kestanepazarı İzmir. Ustanın adı Ömer Akdemir, kendisi metal işleri mezunudur. Detaylı bilgi kendisinden alınabilir. 

İyi yapılan bir ocak kaynağının, elektrik kaynağında daha kaliteli bir birleştirme sağladığını gördüm ve tatbik ettim. o yüzden teknik eskide olsa bence bir baltanın uç kısıma bir parça kaynatılacaksa bunun ocak kaynağı ile daha sağlam olacağını düşünüyorum.
Bu paragraf bu tartışmanın argümanı değil. Ben ocak kaynaklıyla elektrik kaynaklıyı değil, kaynaklı ile yekpare metali karşılaştırıyorum.

benim gördüğüm, bildiğim tek parça yapılan baltaların karbon oranları 0,8 'in üzerinde değildi.
buna dayanarak, ağız kısmına yüksek karbonlu bir parça kaynatılmış bir balta her zaman tek parça baltalardan daha iyi kesme yapacaktır.
Zaten John Neeman'ın baltanın ağzına koyduğu parçanın karbon oranı da %0,8 değil. Sitesinde L6 kullandığını yazmış. L6'nın karbon oranı %0,65 ile %0,75 arasında.
John Neeman eğer ağız çeliğinin karbon oranının %0,65 - %0,75 arasında olduğunu iddia ediyorsa neden karbon oranı %0,65 - %0,72 olan ck67 malzemeden yekpare balta yapmıyor?
Nedenini ben söyleyeyim, çünkü o zaman yaptığı baltaları bir kaç yüz dolara satamaz.


Karbon oranlarıyla ilgili yanlış bir yorum yapmış olmamak için bir not:
Bir baltanın ağzının karbon oranının kaç olması gerektiği ile ilgili fazla tecrübem yok. Ama 100 yıldan fazladır dünyanın en iyi baltalarını imal ettiği kabul edilen İsveçli firma Gransfors kendi spesifik çeliğini kullanır, ve bu çelik %0,55 karbon içerir. Ben bu firmaya inanıyorum çünkü  çeliğe binde 2 daha fazla karbon eklemenin maliyeti bedava denecek kadar ucuzdur. Eğer balta ağzı için %0,55 ten daha fazla karbon gerekseydi bu firma koyardı.
Söylemek istediğim şu belki de John Leeman'ın uyguladığı gibi balta ağzına bu kadar yüksek karbonlu çeliğe gerek yoktur, ve hatta belki de sakıncası vardır. Baltadaki karbon oranının ne olması gerektiğini tartışmıyorum.
Be yourself, no matter what they say...........

Zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, aslında biz cesaret edemediğimiz için zordur..!

circassian

  • ***
  • 1133
  • Burak Ekit
  • Meslek: dis hekimi
  • Yer: istanbul-besiktas
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #16 : 07 Mayıs 2012, 02:36:22 »
cok onceden tartisilmasi gereken bir konuydu . Bu baglamda cok da iyi oldu .Ben takildigim bir iki noktayi yazmadan edemedim:  birincisi , farkli yerlerine farkli isil islemler uygulanmis ve boylelikle farkli sertlikler olusturulmus solid bir metale kompozit diyebilir miyiz cok emin degilim .  Ikincisi 1060 gibi yalin bilesenli bir celigi , l6 , 5160 , 9260 vb gibi ( aus6 gibi paslanmazlari hic yazmiyorum bile ) celiklerle mekanik acidan kiyaslamak cok dogru degil.

Genel olarak , darbeli calisan , disbukey bilenmis bir agizin kesme performansinin agiz acisini optimum (kirilmayacak olcude) daraltarak arttirilabilecegi asikardir.  Bu da daha yuksek sertlik dereceleri ile mumkundur. Bunun icin bir yontem solid malzemenin sadece agzini sertlestirmek olabilse de hala daha pahali bir yontemdir. Sertlestirilmeyen yuksek karbonlu celik ziyan edilmis olacaktir. Bence yuksek miktarda seri uretim yapan markalarin 0.50 karbon secmeleri bu yuzden. 

Ote yandan darbeli calisan bir kesicinin kesmeyen yerlerinin de affedici bir tokluga sahip olmasi gerekir . Bu da sadece agiza su vererek kazaniliyormus gibi gozukuyor. Sadece bu anlamda iki yontem arasinda belirli bir fark gormuyorum.

Evet eskiden yuksek karbonlu celik , elde edilisinin zorlugu yuzunden degerli idi ama bence kompozitleme yontemlerinin kesfedilmesinin tek sebebi degildir. 

Usta , dikkat cekmek ve eserini daha pahali satmak icin kompozitlemeyi secmis olabilir , katilirim . Bu sebeple l6 sectigine katilmam , suratle paslanan ve gereginden fazla esnek bir celiktir. Ucuzdur o baska. Ayrica cok zor dovuluyormus ( nasilsa )

ocak kaynaginin saglikli oldugunu dusunuyorum , baltalarin tamir edilemeyecek hale gelmesi ya yanlis celik seciminden ya bileme hatasindan ya da kotu kaynakla laminalarin ayrilmasindan olmustur.  Yanlis yapilmis ocak kaynagindansa tabii ki solid malzeme evladir.



Tüfek icat oldu mertlik bozuldu
Ali Rusen ( ya da Koroglu ) 16,yy

gökhan bakla

  • *****
  • 2620
    • blog
  • Yer: İstanbul / Tekirdağ - 1978
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #17 : 07 Mayıs 2012, 08:48:38 »
Bahsettiğim konu şu Ertuğrul bey, eğer ocak kaynaklı baltayı ben bulsaydım asla orada bırakmazdım veya onu kullanmalarına izin vermezdim.  Bu yüzden biraz sitemkar bir mesaj yazdım, amacım asla sözlerinizin güvensiz olduğunu belirtmek değildi, yanlış anlaşılmış olmak istemem.

Ocak kaynağı ile birleştirilmiş bir ağız, hiçbir zaman yekpare çelikten daha mukavim olamaz.

Sözünüze vurgu yapmak içinde ocak kaynağının dayanıklılığından ve bir batada bu yöntemi kullanmayı tercih edeceğimi söyledim.

Tartışma bir noktadan sonra john nemandan çıkıp parçalı ve yekparaye döndüğü için, yüksek karbonlu çelik kaynatılanın ( 0,8 -1 arasında karbona sahip bir çelik gibi)  daha iyi olacağına vurgu yaptım. Yoksa L6’nın karbon içeriğini tabiî ki biliyorum.

Tartışmaları oldum olası sevmem, konunun bir yerinde yanlışlık olduğunu belirtmek için mesaj yazmıştım, buda bir tartışmaya yazdığım son mesaj olur umarım…

deserteagle

  • Eylem Cengiz, 49
  • *****
  • 9533
  • Meslek: elektronik ve hab. müh.
  • Yer: İstanbul, Kırklareli
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #18 : 07 Mayıs 2012, 09:39:29 »
Kaynağın güvenirliği hakkında hüküm verirken kaynak yüzeyinin genişliğini de göz önüne almalı.

Kaynağın ne kadar geniş olduğunun kaynağın sağlamlığını ne kadar etkileyeceğini biliyoruz. Bu çalışmada başlangıçta alttaki fotoğrafta görünen yüzeylerle işe başlanmış. Baltanın son halinde bu yüzeyin dövme işleminin doğal sonucu olarak çok çok artacağını düşünüyorum. Ben ocak kaynağı denememde balta ağzındaki yarığı 1,5 cm kadar açtım. Sonrasında ise bu yarık 5 cm derinliğe ulaştı. Sonradan taşlamada bunun 1 cm'lik kısmını atmış olsak geri 4 cm kalır. Baltanın ağzı da bu küçük denemede 5 cm genişliğindeydi. e hadi küpüsüne doğru ilerledikçe bir daralma var diyelim ki ortalama genişlik 4 cm olsun. E bu kaynak yüzeyi V şeklinde olduğuna göre alanı

Alan = 4 cm x 4 cm x 2 (yüzey adedi)
Alan = 32 cm2

Bu benim çok ufak denememdeki alandı. Neeman'ın baltasındaki bu alan sanırım benim denememdekine göre gayet fazla olacaktır.

Bence böyle bir ocak kaynağını kötü yapabilmek için ancak benim gibi yeteri sıcaklığa hiç çıkamayıp bu baltayı hiç üretememek gerekir.

Bu yöntem ile yapılıp da başarısız olan bir kaynak da kendini bu açılan V biçimli kaynak yüzeyinden belli etmelidir.





--- o ---

Burak, kompozitler konusunda bu iddiam çok da sağlam bir iddia mıdır tartmak gerek. Nasıl grafit ile elmas sadece farklı bir atom dizilişi olduğundan ayrı maddeler ise içindeki farklı noktalarda farklı kristal yapılarından dolayı bu şekilde üretilmiş çeliklerin kompozit bir madde oluşturduklarını düşünüyorum. Tabii bunda fazla iddialı değilim ne de olsa genel kabul edilmiş kavramlara göre konuşmak gerek.
Barika-i hakikat müsademe-i efkardan doğar
Namık Kemal
Instagram'da ben

Ertarda

  • *
  • 1033
  • Ertuğrul ARDA -1967
  • Meslek: İnşaat Müh.
  • Yer: Bornova-İzmir
Ynt: baltanın arasına konan malzeme
« Yanıtla #19 : 07 Mayıs 2012, 11:10:27 »
Bu tip tartışmalar benim hoşuma gidiyor.  Tartışmanın tarafı ben olmadığım zamanlarda bile bilgisayarın başından saatlerce ayrılamıyor, tartışmayı takip etmek için uykusuz kalıyorum. 'Fırından yeni çıktı' bölümünde 'elinize sağlık çok güzel olmuş' mesajı okumaktansa, bu tip teknik tartışmaları forumdan takip etmeyi daha yararlı buluyorum.

Ama şimdi tartışmada geri adım atma zamanı.
Öncelikle yanlış anlaşılmaya müsait bazı söylemlerimden geri döneyim. 'Gördüğüm bütün ocak kaynaklı baltalar kullanılmaz haldeydi' ye benzer bir cümle kurmuştum. Lütfen bunu bütün ocak kaynaklı baltalar kesinlikle kaynak yerinden atar olarak algılamayın. Zira ben bu baltaları sıcak demircide tamire geldiği zaman gördüm. Sağlam olanlar tamire gelmeyeceği için eminim benim gördüğüm 3 taneye karşı 300 tane yıllardır hala sağlam iş görmeye devam ediyordur. Kısacası her ne kadar ekli bir malzeme yekpare kadar sağlam olmasa da, görevini yapmasına engel olacak kadar da kötü değildir. Bu tip bir balta da yıllarca sapasağlam çalışabileceği gibi yekpare çelik bir baltanın da ağzı kırılabilir.
Ben ocak kaynaklı baltalara kötü demiyorum, ancak ocak kaynağıyla yukarıdaki gibi yapılmış bir balta yekpare baltadan daha iyidir efsanesi yaratılmasına karşı çıkıyorum. Günümüzde yekpare malzemlerle daha kalitelisini yapma imkanı varken, ocak kaynağı ile balta yapmanın sadece bir sanat olarak görülmesi gerektiğini savunuyorum.

Bunlar da benim bu tartışmadaki son sözlerimdir. Bilmeden kalbini kırdığım varsa özür dilerim.



Biraz da tarih.
Dün tartışma geç saatlerde sürdüğü için telefonla Ömer Usta'yı arayıp teyit alamamıştım. Tarihler konusunda tahmini konuşmamak için herhangi bir şey yazmadım. Sabah ilk işim kendisini aramak oldu. Kendisi 40'lı yaşların başında, ben ocak kaynaklı balta yapmadım diyor. Ancak babası 60'lı yıllara kadar İzmir Kemeraltı'nda ki dükkanlarında yumuşak malzemenin ağzına ocak kaynağı ile sert malzeme ekleyerek üretim yapmışlar. Hatta 70'li yılların sonuna kadar köylerde elektrik olmadığı için köylerdeki demirciler bu tip üretimlere devam etmiş. Ömer Ustanın çıraklığının geçtiği yıllarda ise (tahminen 70'li yıllar oluyor, Kıbrıs barış harekatı sonrasındaki ambargolu yıllar) 'yine çelik yoktu ama en azından elektrik kaynağı vardı' diyor. Kendisi de çelik yokluğu zamanlarında elektrik kaynağıyla demirin önüne çelik ekleyerek üretim yapmış. 'Bu tip baltalar bana tamir için çok sık geliyor' diyor. 'Bir daha gelince bana bir tane ayırırmısın' dedim, 'tamam' dedi. 15 dakika sonra aradı, 'kıyıda bir tane buldum sana saklıyorum, geldiğinde alırsın' dedi. Eski sahibi bir süre önce tamir için gelmiş, ocak kaynaklarında ayrılmalar varmış. Tamir ettirmekten vazgeçip yeni balta almış, eskisini de terk edip gitmiş. Ömer Usta 'ben de ayrılan yerleri elektrik kaynağıyla tamir edip, bir gün bir garibana lazım olur diye kenara ayırmışım, arayınca buldum' diyor. Her ne kadar işin içine elektrik kaynağıyla tamir girip orjinalliği kaçtıysa da, 'O gariban benim, kimseye verme gelince alayım' dedim.
Be yourself, no matter what they say...........

Zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, aslında biz cesaret edemediğimiz için zordur..!