Öncelikle ben tartışma algılamadım, zaten tüm katkısı üzerine Sefa Usta'nın diyecekleri (amacı incitmek olmadığı sürece) beni incitmez gibi geliyor. Sadece dediğimi gözden geçirip belkide revize etmemi sağlar. Samimi insanların, iyi niyetle yaptıkları girişimler (ki Sefa Usta'nın böyle olduğunu düşünüyorum) zarar vermez genelde. Henüz tanışmamış olsak da daha önce de anlatmaya çalıştığım gibi burada üşenmeden, bıkmadan, sevgiyle, saygıyla destek veren katılımda bulunan herkese duyduğum saygı incinmeme engel.
Yazılı cümlelerimin anlaşılmasının zorluğu artık kanıksadığım bir durum zira konuşurken bile insanların takip etmekte zorlanabildiği (sıkıntılı) bir ifade şeklim var. Yazdığımda ise ellerim dilimden daha yavaş olduğundan işler iyice karışıyor.
Öte yandan anlatmaya çalıştığım "müsibet, nasihat ilişkisi" de değil. Özünde sonuçları altından kalkılabilir olduğu sürece demekten korkmamak lazım diyorum. Konu amerikayı yeniden keşfetmek değil, tecrübeyi hiçe saymak da. Sadece hata yapmaktan korkmamak önemli. Zira bu yaklaşım yapılmamış olanı yapma yollarını keşfetmeye yol açabilir.
İnanılmaz Aile diye canlandırma film vardı. Orada birisi hata yapınca kutlama yapıyorlardı. Mantık da şu "doğruyu yapınca sonuç elde edersin ama hata yapınca birşey öğrenirsin". Amacım Sefa Usta'mın (benim penceremden üstat da gayet uygun) yapmaya çalıştığı gibi destek olmanın yanı sıra, yanlışların da değerli olabileceğini vurgulamaktı. Eğer olmayacağı düşünülen şeyleri deneyenler olmasa bugün elimizin altındaki bir çok şeyden yoksun olurduk, diye düşünüyorum.
Bugüne kadarki ve daha sonraki zor anlaşılan ifadelerim için kusura bakmayın, üzerinde çalıştığım hali bu, umarım daha anlaşılır olmayı başarırım.