çok güzel bir yazı efendim şimdi okudum duygulandım
"Bizimki bu sabah dükkanı her zamankinden de erken açtı. Suratı asık, yine bir şeylere söyleniyor. İşler gün gün azaldığı için hep sıkıntılı. Dün birkaç bıçak biledi, bir bıçağın kabzasını değiştirdi ama hiç bıçak satamadı. Bu gün Peç şehrinin Cumartesi günleri kurulan pazarına güveniyor ama çarşı eski canlılığında değil. Pazar caddesi kalabalıklaştıkça vitrine bakan da çoğalıyor ama henüz içeri girip bıçaklarla ilgilenen olmadı. Kahvaltı da etmedi. İki gündür şu sivri uçlu bıçağa meşe ağacından sap uydurmakla uğraşıyor. Halinden buralı olmadığı anlaşılan biri dükkana girip bakındı, el yapımı bıçaklara baktıktan sonra duvarda asılı plastik saplı fabrikasyon bıçakların fiyatını sordu. Satın almadan çıkıp gitti. Bizimkinin tadı iyice kaçtı."
yukarıdaki yazı beni anlatıyor diyebilirim meslekdaşım gibi yaşadığımız zorluklar, malzeme sıkıntıları maddi imkansızlıklar insanı çok dara düşürüyor ... Murat abimin dediği gibi ''Büyük hayaller kurup küçük yaşıyoruz '' ne diyelim gülümsemekten başka...