Bıçak Sanatı - Forum

Balık Muhabbeti:)

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #80 : 06 Haziran 2012, 17:22:25 »
Kısa günün karı...Hikayesi yolda...

Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

arnavut-engin

  • ***
  • 207
  • Engin Uzakgören
  • Meslek: otomobil
  • Yer: kütahya/merkez
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #81 : 07 Haziran 2012, 15:36:44 »
valla dumru bey bugün nereden avlandığınızı ve hikayenizi anlatmassanız bana uyku yok sanırım.
Boş zaman yoktur, boşa geçen zaman vardır!!!

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #82 : 07 Haziran 2012, 17:58:25 »
Hikaye yolda.. Bunlar öncü kuvvetler. Yarın gece 10:00da  iki gece bir gündüz dağlara vuruyoruz kendimizi. Dönüşte esas oğlanla tanıştıracağım sizi...
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #83 : 07 Haziran 2012, 20:54:11 »
Niyetimize iki hafta evvel düştü. Eğri Göl’ün yolu açılır açılmaz gideceğiz. Lakin yol bir türlü açılmak bilmiyor. Yolda metrelerce kar olduğunu öğreniyoruz. Yinede gözümüzü karartıp iki motosikletle 4 kişi düşecektik yollara. Ama olmadı… Motosikletin biri arıza yapınca rota değiştirip Beyşehir Gölüne taksi ile gittik. Ama niyetimizde gözümüzde göynümüzde hala Eğri Göl var.

Üç arkadaş anlaştık. Pazartesi gününden başladı hazırlıklar. Solucan kazdık, erzak hazırladık derken Cuma gecesi bitti cumartesi sabaha karşı saat 04:00. Üç ayrı evin penceresinden ışık beliriverdi on dakikalığına. Sonra ışık sönünce ortaya çıkan hamam böcekleri gibi evlerinden sessizce çıktı üç arkadaş.Erzakları iki motorsiklete payma yapıp  yola düştük.

Bozkır-Konya yolundan  6 km ilerledikten sonra sağa sapıyoruz. Bu yol Dereiçi-Söğüt Hisarlık Kasabalarına-Hadim-Taşkent’e ve buraların yaylalarına gider. Asvalt üzerine malzeme dökülmüş. Yol  yavaş ilerliyor. Söğüt köprüsüne, inşaatı yeni başlayan Bozkır Barajının su tutulacağı noktaya geliyoruz. Sabah ezanı okunmuş olmalı. Arkadaş namaza niyet alırken biz iki cigara yaktık.



Yokuş ve toprak yoldan ilerleyip zirveye vardığımızda gün doğmuştu. Birkaç lokma bir şeyler atıştırdıktan sonra Meşur Kızıl Geriş’e varıyoruz




. U virajlı ve dik yolumuzu 250 metrelik kar kütlesi kesiyor. Ama biz bu kar kütlesi ile boğuşacağımızı planlayıp ona göre tedbirli gelmiştik. Elimizde ki çapa ile kardan tekerin geçeceği kadar 15-20 santimlik bir yol açmaya başlıyoruz.






 Kar kısmen buz olduğu için bu kazma işi yaklaşık bir saat sürüyor. Nihayetinde açtığımız yoldan  motorsikletleri ittire kaktıra geçirmeyi başarıyoruz. Aşağı yukarı her 500 metrede bir önümüze çıkan bu engeli klasik yöntemimizle aşıyoruz.




 Barsak yaylası her zaman ki gibi mor çiğdemlerle?? bezeli… Rengârenk çiçeklerle dolu.



 Buralar Antalya Gündoğmuş ilçesinin sınırında torosların zirvesinde adeta cennetten bir parça…Nihayetinde Eğri Göl…. O muhteşem manzara..




Tabi o kadar yolu boşuna tepmedik. Oltalarımız açmak oldu ilk işimiz. Bende 3 diğer arkadaşlarda üçer olta toplamda dokuz olta salladık göle.  Karnımızda aç ama önce bölgeyi bir keşfetmek gerekir. Ben elimi kıçıma bağlayıp yedi köy ağası bir hava ile gölü ve etrafını gözlemliyorum. Göldeki su seviyesi yatağının üstüne çıkmış ve çimenlikler su altında kalmış olmalıydı ki sazanlar buraya havyar atmış. Havyarlarda mercimek tanesi kadar büyümüş. Çekilen yerlerde sülükler geziniyor.

 O da nesi … Yerde ayı izi.. Galiba bir yetişkin birde yavru ayı gezmiş buralarda.




Gölü besleyen kanallara bakıyorum. Kanalda küçük kırmızı balıklar var. Tahminime göre bu kanala gece yürüyor balıklar. Tam geri dönecekken 1-1,5 kg arası iki tane aynalı sazan gördüm. Toprak yolda ilerleyen iki jip gibi tozu dumana katarak( çamuru deşerek) ilerliyorlar.  Geri dönüp oltalarımı kapmam iki dakika almamıştır. Tek iğneden oluşan takımı salladım. Ha bire oynuyor oltanın ucu ama hep küçük kırmızı balıklar. Beklerken oltaya o muhteşem vuruş geldi… Siftah 1,25 kg civarı…

Diğer arkadaşlarda yanıma geldi. On onbeş dakika kadar bir zamanda yaklaşık 7-8 balık çıkardık. 
Kahvaltı için geri döndük. Mangal kömürü üzerine çaydanlığımızı oturtup tekrar oltaların başına. Su kaynayıncaya kadar 2 tane daha kiloluk aldık. Arada avuç içi kadar sazanlarda çıkıyor ama onların büyümesi gerekir. Göle salıyoruz. Kahvaltı hazır.



Kahvaltının üstüne iki tütün çekip mesaiye devam. İkindi vakti  balığın gölde oynayışı… Apayrı bir zevk.Otur izle…

Bu arada öğle yemeğimizide Yörük çobanının sürüsünü bekleyen köpeğe zevkle ikram ediyorduk karşı kıyıdan…

Ve hasılatım..



 Eğri Gölde gün batmak üzere.. Bize müsade..



Ay yavaştan belirmeye başlamıştı. Bu gün dolunaydı. Akşam burada kalmak vardı ama yol uzun ve çileli… Saat 18:30 civarı toplanıp dönüş yoluna geçiyoruz.  Dönüşte çektiğimiz çileyi hatırlamadan 60 km yolu saat 23:00de bitirdik diyor ve yazıyı noktalıyorum.
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

damascus

  • ***
  • 1467
  • Hakan / 1986 / Kırıkkale/Bandırma
  • Yer: BANDIRMA...
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #84 : 07 Haziran 2012, 22:10:35 »
Canım çekiyor çok özeniyorum....Nasipse hafta sonu akdenize açılacağız bizde...

arnavut-engin

  • ***
  • 207
  • Engin Uzakgören
  • Meslek: otomobil
  • Yer: kütahya/merkez
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #85 : 07 Haziran 2012, 23:58:19 »
ustacım anlatım için çok teşekkürler çok güzel bir gün geçirmişsiniz. darısı başımıza inşallah
Boş zaman yoktur, boşa geçen zaman vardır!!!

bora atalay

  • ***
  • 1515
  • bora atalay 1969 5366888999
  • Meslek: esnaf
  • Yer: samsun
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #86 : 08 Haziran 2012, 15:37:00 »
ustacım anlatım için çok teşekkürler çok güzel bir gün geçirmişsiniz. darısı başımıza inşallah

+1000

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #87 : 14 Haziran 2012, 08:56:54 »
Haftasonu cuma gecesi sabaha kadar dişlerimizin arasında un öğüttük tık demedi...

 Gecenin ayazı sabahın çiy yağışına dönüyor. Kofanın dışına çıkan solucanlar donmuş...



Cumartesi öğleden sonra 4 saatlik hasılat.

Aralarında küçük balıklar suya geri salsak dahi yaşama şansı olmayacak şekilde ağzı dağılanlar...
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #88 : 27 Haziran 2012, 08:18:58 »
Değerli ustalarım. Yemleme için önerileriniz, hamur için önerilerinizi beklerim...
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

ratbertovich

  • Ferhat Savcı
  • ***
  • 835
  • Meslek: Bilgisayar Mühendisi
  • Yer: Ankara
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #89 : 27 Haziran 2012, 08:49:57 »
Hüseyin hocam, son resimde birden çok tür var galiba. En soldakiler aynalı sazan mı kadife mi?

Bir de önceki resimlerdeki izler ayı izi değil. Ayı izi ıslakta parmak ucunda yürüyen insan gibi olur, parmak izlerinin önüne de mutlaka tırnağı batar. O izler kurt ya da vaşak izlerine benziyor. Aklında olsun, iki farklı yönden ve tepelerine yakın çekmek lazım iz resmi çekerken, ne olduğunu anlayabilmek için.

Bu da benden sezon açılışı resmi olsun:

"Dört tür cinayet vardır: haince, mazur görülebilir, haklı ve takdire şayan." -- Ambrose Bierce

zucchero

  • -Bora-
  • ***
  • 420
  • Meslek: Memur
  • Yer: Ankara
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #90 : 27 Haziran 2012, 15:57:43 »
Güzel bir av olmuş ...
Usta değil çırak bile sayılmam, en son balığa gittiğimden beri yıllar geçti ama yine de yazayım. Ben sazana ya hamur ya da haşlanmış mısır takardım. Hamuru da un, az biraz mısır unu, peynir suyu ya da mısır haşladıktan sonra çıkan suyu kullanırdım. Bozulan, sararan beyaz peynir de varsa atardım içine.... Mantarın olduğu yeri de sapanla azar azar mısır ile yemlerdim.
Bunu nerden mi öğrendim? Biz bir tane bile tutamazken bu yöntemle gözümün önünde bir çuval (abartmıyorum cidden bir çuval) sazan tutan zat-ı muhteremi aradan 20 sene geçmesine rağmen hala unutamam....  ;D

Siz bu avda solucan takmışsınız ama o da gayet başarılı olmuş. Tekrar tebrikler...
« Son Düzenleme: 27 Haziran 2012, 16:11:47 Gönderen: zucchero »

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #91 : 27 Haziran 2012, 16:19:10 »
Hüseyin hocam, son resimde birden çok tür var galiba. En soldakiler aynalı sazan mı kadife mi?

Bir de önceki resimlerdeki izler ayı izi değil. Ayı izi ıslakta parmak ucunda yürüyen insan gibi olur, parmak izlerinin önüne de mutlaka tırnağı batar. O izler kurt ya da vaşak izlerine benziyor. Aklında olsun, iki farklı yönden ve tepelerine yakın çekmek lazım iz resmi çekerken, ne olduğunu anlayabilmek için.


Bende halen ayı izi olduğuna dair inatçı bir fikir var. İzlerin su içinde bırakıldığını da düşünmek lazım. Tabi siz bu konuda galiba daha bilgilisiniz.  Kızılkanatlar güzel...
Benim balıklar sazan ve aynalı sazan.. Ama safi kar suyu sazanının lezzetini inanın tadmadan bilemezsiniz. Dolaşın gelin bir haftssonu Taner abi ile..
Sazan ve aynalı sazan.
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #92 : 27 Haziran 2012, 16:40:11 »
Güzel bir av olmuş ...
Usta değil çırak bile sayılmam, en son balığa gittiğimden beri yıllar geçti ama yine de yazayım. Ben sazana ya hamur ya da haşlanmış mısır takardım. Hamuru da un, az biraz mısır unu, peynir suyu ya da mısır haşladıktan sonra çıkan suyu kullanırdım. Bozulan, sararan beyaz peynir de varsa atardım içine.... Mantarın olduğu yeri de sapanla azar azar mısır ile yemlerdim.
Bunu nerden mi öğrendim? Biz bir tane bile tutamazken bu yöntemle gözümün önünde bir çuval (abartmıyorum cidden bir çuval) sazan tutan zat-ı muhteremi aradan 20 sene geçmesine rağmen hala unutamam....  ;D

Siz bu avda solucan takmışsınız ama o da gayet başarılı olmuş. Tekrar tebrikler...

Solucan güzel yemdir ama bulması bir o kadar dert, taşıması canlı tutması ayrı bir dert. Ama yemi bulması da kolay taşımasıda. Hem çekiciliği var. Bakalım haftaya şöyle bir formul geliştirdim onu deneyeceğim.

5kg slaj mısırı( kırılacak) 2 kg esmer kırık bulgur 2 lt peynir altı suyu. şeker vanilin ve mısır unu.

Bunları harmanlayıp pişirerek yoğurmayı( tarhana gibi) yapıp kurutmayı. Kurusunu avlağa serpmeyi düşünüyorum. Tabi işin puştluğuna gelince asıl takıldığım nokta orası. Şeker hastası bir hastam evinde ki tarihi geçen insülünleri getirmişti  (çok ağır ve kalıcı bir şekilde at sidiği kokusu var.) bu insülünlerden yeme karmayı dolayısı ile balığın doyduğu gıdanın kokusunu balığın hafızasına kazımasını ve bu kokuyu yayan yeme( tane slaj mısırı) sazanlamaya atlamasını bekliyorum.  Bunu gölün etrafında eksik olmayan yılkı atlarının dışkılarının göle besin kaynağı olarak karışmasının katkısı  olarak gördüğüm için deneyeceğim. Ne dersiniz? Başarı şansım var mıdır?
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

ratbertovich

  • Ferhat Savcı
  • ***
  • 835
  • Meslek: Bilgisayar Mühendisi
  • Yer: Ankara
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #93 : 27 Haziran 2012, 17:09:08 »
Hüseyin hocam keşke kızılkanat olsalar :(. Şerefsizin biri getirip bu Amerikan levreklerini Ankara civarında her göle bırakmış, her yerden bunlar çıkıyor. 25cm altını öldürüp bırakıyorum, üstünü yemeye alıkoyuyorum. Tadı iyi ama diğer bütün balıkların, özellikle de yumurtalarının düşmanı bu mendeburlar.
"Dört tür cinayet vardır: haince, mazur görülebilir, haklı ve takdire şayan." -- Ambrose Bierce

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #94 : 27 Haziran 2012, 17:30:28 »
Çapağı temizleyemezken birde bunlar mı çıkı başımıza
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

zucchero

  • -Bora-
  • ***
  • 420
  • Meslek: Memur
  • Yer: Ankara
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #95 : 27 Haziran 2012, 20:57:23 »
Dumru Hocam,
İnsülin biraz 'aşırı' gibi geldi bana. Canlılara etkisini de bilmiyoruz.  Bir kaç gün aynı saatlerde yemleyip daha sonra o saatlerde balığa gitmek bence yeterli gelecektir.

ratbertovich

  • Ferhat Savcı
  • ***
  • 835
  • Meslek: Bilgisayar Mühendisi
  • Yer: Ankara
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #96 : 27 Haziran 2012, 21:18:24 »
Dumru Hocam,
İnsülin biraz 'aşırı' gibi geldi bana. Canlılara etkisini de bilmiyoruz.  Bir kaç gün aynı saatlerde yemleyip daha sonra o saatlerde balığa gitmek bence yeterli gelecektir.

Hüseyin daha iyi bilir ilaç olayını ama bildiğim kadarıyla insülin sindirimden geçemiyor (aksi durumda her gün kendime iğne vuruyor olmazdım). Geçiyorsa, balık insülini efektif olarak insanda kullanılabiliyor, tersi de geçerli olabilir; sazan avlamak için sazanları şeker komasına (hipo-glisemi) sokmak fena bir fikir değil aslında :D. Yanlız sonra balıkları yemek biraz sorunlu olabilir :-\.
"Dört tür cinayet vardır: haince, mazur görülebilir, haklı ve takdire şayan." -- Ambrose Bierce

Ercan Utkun

  • ***
  • 388
  • Meslek: eğitimci- 1975
  • Yer: aydın
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #97 : 27 Haziran 2012, 22:13:31 »
     Herşey bir yana o kara demliğin çayı ne güzeldir kim bilir?
 Güzel fotoğraflar eline sağlık Hüseyin.
Bilgi sahibi olunmadan,fikir sahibi olunmaz.

DUMRU

  • Hüseyin DUMRU 1982
  • ***
  • 1025
    • www.bozkirgezgini.com
  • Meslek: Eczane teknisyeni
  • Yer: Konya/Bozkır
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #98 : 28 Haziran 2012, 08:23:20 »
Aşağı yukarı 10 kg üstü bir harç için bir kaç damla insülün fena çok olmaz, balıklar hipo-glisemiye girmez  ;D Belirttiğim gibi insülünü koku amaçlı kullanmayı düşünmüştüm. Peki alternatif olarak ne  önerirsiniz?

Bölge bana 60 km ama yolları berbat. Ve benim  bir gece bir gündüzden başka zamanım olmaz. Yani peşpeşe yemleme şansım yok. Gittiğim gece yemlemem lazım. Daha önümüzde bir hafta var. Bu arada Apa Barajında fena dişli (sudak) çıkıyormuş orasını değerlendireceğiz.
Yiğidin harman olduğu yerde doğmuşsam. Şu Uluçay'dan su içmişsem.. Namerdin sofrasına bağdaş kurup oturmam. Hüseyin DUMRU

zucchero

  • -Bora-
  • ***
  • 420
  • Meslek: Memur
  • Yer: Ankara
Ynt: Balık Muhabbeti:)
« Yanıtla #99 : 28 Haziran 2012, 10:04:53 »
Aşağı yukarı 10 kg üstü bir harç
??? ??? ???
Önceki gece kaçta yemleme yaptıysanız tam olarak aynı saatte ikinci yemlemeyle birlikte ava başlarsanız daha başarılı olabilirsiniz.

Bir ara küspe de çok kullanılırdı sazanda. Fırınlanmış sert küspeyle beraber çoklu iğne takımı...

Dumru Hocam yavaş yavaş kanıma giriyorsun. Belki adamakıllı balığa gitmeyeli 10 sene olmuştur ama canım çekmeye başladı  :)