Bu resim demir molekülünün bir milyar kez büyütülmüş halini simgeleyen bir heykel imiş ve Belçika'da bulunuyormuş. Keşke bizim meydanlarımızda da beöyle öğretici heykeller bulunsa.
Aşağıdaki yazı da linkini verdiğim blogdan alınmıştır. Şahsen bu bluğu çok sevdim orjinal yazılar ve çok güzel bir üslup var. Tavsiye ederim.
“Çelik nedir?” dedim
“Demir artı karbona çelik denir” dedi
"Demirde karbon yok mu?” diye sordum
“Saf altın olmayacağı gibi saf demir de yoktur ama içindeki eser miktardaki karbon onu çelik yapmaz. Binde 2 den yüzde 2 ye kadar oranlardaki karbonlu demire çelik denir. Yüzde 2 nin üzerine çıktığında pik(pick) ya da döküm demir denir, kaloriferler falan yapılır. Çok gevrektir kolay kırılır” dedi
"Çeliğe su vermek nedir?” dedim
“Şimdi metalerin yapısı kristalizedir. Demir molekülleri kare şeklindedir. Bu karenin köşelerinde ve ortasında birer demir atomu, demir atomlarının arasında da daha küçük olan karbon atomları yer alır.
Demiri 900 santigrata kadar ısıtınca köşelerdeki demir atomları kenarlara gelir, eğer yavaşça soğursa atomlar tekrar köşelere döner. Bu sıcaklıktaki çeliği aniden soğutursanız atomlar köşeye dönemez ve ortada bir yerde sıkışır. O zaman küp şeklindeki kristal uzar diktörtgenler prizmasına döner ve kendi etrafında çarpılır.
http://benbugunbunuogrendim.blogspot.com/search?updated-max=2009-02-09T07%3A24%3A00%2B02%3A00&max-results=15Bu molekül yapısı çeliğe sertliğini verir. Ayrıca molibden, vandalyum, kalay gibi elementler de katılarak çeliğe değişik özellikler verilir. Örneğin molibden ısının eşit dağılımını sağlamaya yarar. Molibden katmazsan sadece dışı sertleşir, ortası yavaş soğuduğundan yumuşak kalır“ dedi
"Peki tekrar ısıtırsak ve kendi halinde soğumaya bırakırsak ne olur?” dedim
“O zaman tekrar demir olur” dedi