Ustam, paylaşım için çok teşekkürler. Gözümüz gönlümüz açıldı.

Burada da bu şekilde bir organizasyon yapılsa pazar gibi ne ihtiyacımız var alırdık hem ziyaret hem ticaret olurdu. 
İdris Ustam malzemenin bolluğu doğru ancak fiyatlarda hayli yüksek. Birde orda Türk cevizi çok tutuluyormuş. Hani elimizdekinin de kıymetini bilmek gerek
Bizim gördüğü malzeme fiyatını biraz yüksek bulunca garipseyen halimiz biraz da bu işin merkezi konumundaki ülkelerin piyasasına yabancı olmaktan ve bizdeki bıçakların da bu fiyata göre düşük verilmesinden. Örneğin 20-30$ gibi fiyatlar ve üstü, bir bıçaklık stabilize sap malzemesi olarak normal fiyat ama burada bunları alışık olmadığından dolayı çok kişi garipseyecektir.
Mehmet, Senin adına çok sevindim güzel gezi olmuş. Birinci paragrafta yazdıkların aslında hepimizi yüzleşmesi gereken bir duruma dikkat çekmesi açısından önemli;
Bulunmayan malzemeleri bir tarafa bırakırsak (ki ben bunu çok belirleyici bulmuyorum) geriye bir tek şey kalıyor; biraz özen ve teknik kurallara uygunluk. Estetik bakış açısını bir yana , hangi bıçak olursa olsun, biraz özenli ve savsaklanmadan yapıldığında oradaki kaliteye rahatlıkla ulaşır. Kesinlikle haklısın; adamların mental olarak uzağındayız, bu bıçakta da böyle, maden de de, köprüde de, çevrede de...
Hocam bende kullandığımız malzemeler açısından (hani paslanmaz damascuslar, titanyum damascuslar bir kenara) çok farklı olmadığımızı düşünüyorum. Yani daha doğrusu bizi geride bırakan en büyük faktörün işçilik olduğu kanaatindeyim. Türkiye'de isim yapmış temiz işçilikli ustalarımızın kesinlikle uluslar arası bir fuara katılmasını tavsiye ederim tabi imkanı olanlara. İşin aslı günümüz şartlarında bu da çok sıkıntılı değil. Önceden alınan biletlerler 200-300 tl'ye avrupaya gidilip gelinebiliyor. Oradaki arkadaşlarımızdan da geceyi geçirebilmek için uygun fiyatlı bir yer bulabilmesi durumunda 500-600 tlye hallolur gibime geliyor. Bizler burada gelen tebrik ve iltifatlarla belli bir konumu kendimize uygun görsek de kesinlikle bizim yaptıklarımızın kat kat iyilerinin yapılıyor olduğunu bilmek bizi motive edecektir. Milliyetçilik yapıp biz şöyle iyiyiz böyle insanların torunlarıyız şeklindeki övünmelerimiz maalesef bize pek fayda sağlamıyor. Artık bundan sonra onlar yapabiliyorsa bizde yaparız deyip kolları sıvamak gerek. Bu duurm kendi içimizde de çok farklı değil. Bir usta yapabiliyorsa başka bir ustamız da isterse daha iyisini yapabilir yani. Önemli olan üzerimizdeki şu ölü toprağındna sıyrılmak.
Forum yokken yabancı forumlar zaten vardı ve bir çok araç gereç yabancı sitelerde halihazırda bulunabiliyordu. Yani yerli imkanlar çok zayıfken bile çok güzel bir bıçak yapabilmek için yeterli olacak şeylere pahalı da olsa erişebiliyorduk. Bence o zaman da bu zaman da en önemli faktör tecrübe ve işçilik. Bunun için de planlı, disiplinli çalışmak gerek. Önce ne yapacağını planlayıp, bunun ne kadar başarılı olacağını öngörebilip sonra da aceleye getirmeden, kestirmelere sapmadan yapmak gerek. Tamamıyla hurda malzeme kullanarak da çok güzel bıçaklar yapılabiliyorken kusuru malzemede aramamak gerek.
Övünme konusunda şöyle söyleyeyim. Eğer kişi yanıtı verirken (milliyet gibi, yaş gibi, tecrübe yılı gibi şeyleri öne sürerek) konu dışına çıkma ihtiyacı duyuyorsa belki de konunun kendisindeki eksiğilini kapatma ihtiyacı vardır. Yani konumuz olan bıçağı masanın üstüne koyup da yanına başka şey koymadan, milli duygularla benimsenmesini sağlayacak bir görüntü vermeden beğendirebiliyorsak yada bıçağı bizim milli referanslarımızdan bihaber olan, dünyanını öte ucundaki bir insana beğendirebiliyorsak başarılı bir iş yapmışız demektir. Böyle başarılı bir bıçağın üstüne damganız gibi, şehrinizin adı yada milli bir tarzınız gibi önem verdiğiniz şeyleri koymanız sizin bıçağınızı bunların sırtlaması değil bıçağın bunları yüceltmesi olacaktır. Benim tercihim budur.