Bıçak Sanatı - Forum
Konu Dışı => Genel Muhabbet => Konuyu başlatan: tarpoon - 31 Ocak 2015, 12:44:45
-
Ulu bir kavak ağacının yanında bir kabak filizi boy göstermiş. Bahar ilerledikçe bitki kavak ağacına sarılarak yükselmeye başlamış.
Yağmurların ve güneşin etkisiyle müthiş bir hızla büyümüş ve neredeyse kavak ağacı ile aynı boya gelmiş. Bir gün dayanamayıp sormuş kavağa:
-Sen kaç ayda bu hale geldin ağaç?
-On yılda, demiş kavak.
-On yılda mı? Diye gülmüş ve çiçeklerini sallamış kabak.
-Ben neredeyse iki ayda seninle aynı boya geldim bak!
-Doğru, demiş kavak.
Günler günleri kovalamış ve sonbaharın ilk rüzgârları başladığında kabak üşümeye sonra yapraklarını düşürmeye, soğuklar arttıkça da aşağıya doğru inmeye başlamış. Sormuş endişeyle kavağa:
-Neler oluyor bana ağaç?
-Ölüyorsun, demiş kavak.
-Niçin?
" Benim on yılda geldiğim yere, iki ayda gelmeye çalıştığın için..! "
-
hımmmmm :-X
-
Güzel bir hikaye Taner Usta. Öğretisi de gayet yerinde.
Ama kişisel husumetlerin foruma bu şekilde yansımasını, forumun bir atışma alanına dönüşeceği kaygısıyla doğru ve etik bulmuyorum.
Saygılar.
-
Ben foruma yansımış kişisel husumet göremiyorum bu başlıkta. Hikayeyi de beğendim.
-
Aslında bu hikayenin yerimiydi değilmiydiden ziyade, her daim ham olunması gerektiğini, ben piştim dememeyi gösteren bir durum var. Hakkaten anlayana kısmı çok yerinde olmuş.
Sözüm meclisden dışarı, çalıştığımız malzemenin ilmini okudum toprakdan çıkıp son ürün oluncaya kadar bütün proseslerini bilirim üstüne sanayide de bol bol tozunu da yuttum, yinede şu ortak paydamızda ham bile değil ufacık bir toz parçası bile değilim derim, dememizde gerekir.
Belki bir gün şansım yaver giderde ustalık işleri çıkartırız diyorum. Bir de böyle anlayalım. Kendimizi bilelim...
-
Cok anlamli. Tesekkurler. Vaazda anlatacam :2up.
-
Aslında bu hikayenin yerimiydi değilmiydiden ziyade, her daim ham olunması gerektiğini, ben piştim dememeyi gösteren bir durum var. Hakkaten anlayana kısmı çok yerinde olmuş.
Sözüm meclisden dışarı, çalıştığımız malzemenin ilmini okudum toprakdan çıkıp son ürün oluncaya kadar bütün proseslerini bilirim üstüne sanayide de bol bol tozunu da yuttum, yinede şu ortak paydamızda ham bile değil ufacık bir toz parçası bile değilim derim, dememizde gerekir.
Belki bir gün şansım yaver giderde ustalık işleri çıkartırız diyorum. Bir de böyle anlayalım. Kendimizi bilelim...
+1 Kesinlikle. Uluslararası fuarlarda derece alan çalışmaları incelersek hele...
-
Yazıda gönderme varmıdır bilemem.Kıssadan hissemi çıkardım başımın üstüne koydum. :)
Bir hikayede benden o vakit : https://tr.instela.com/mese-ile-saz--822828
-
Güzel bir hikaye Taner Usta. Öğretisi de gayet yerinde.
Ama kişisel husumetlerin foruma bu şekilde yansımasını, forumun bir atışma alanına dönüşeceği kaygısıyla doğru ve etik bulmuyorum.
Saygılar.
Metin bey , kişisel husumetim olduğunu yada olabıleceği kanısına nerden kapıldınız. benim bilmediğim yada sizin bildiğiniz bir durummu söz konusu..?
bu küçük hikaye sizin neden bu şekılde düşünmenize neden oldu. manidar olduğu için forumdaki diğer arkadaşlarımlada paylaşmak istedim.
ayrıca forumun huzurunun bozulmasını kargaşa ve tartışmadan hiç hoşlanmayan birisi olarak, sizden çok daha fazla düşünmek dumumundayım konumum itibarı ile merak etmeyin. :)
-
güzelmiş Osman ;)
-
Hakikatten anlayana büyük ders :)
-
Paylaşım için teşekkürler bugün sabah okumuştum bu hikayeyi ders çıkarmak en güzeli.
aynen anlayana :2up :2up :2up :2up
-
Yazıda gönderme varmıdır bilemem.Kıssadan hissemi çıkardım başımın üstüne koydum. :)
Bir hikayede benden o vakit : https://tr.instela.com/mese-ile-saz--822828
Osman harbiden güzelmiş teşekkürler
-
Güzel bir hikaye Taner Usta. Öğretisi de gayet yerinde.
Ama kişisel husumetlerin foruma bu şekilde yansımasını, forumun bir atışma alanına dönüşeceği kaygısıyla doğru ve etik bulmuyorum.
Saygılar.
Metin bey , kişisel husumetim olduğunu yada olabıleceği kanısına nerden kapıldınız. benim bilmediğim yada sizin bildiğiniz bir durummu söz konusu..?
bu küçük hikaye sizin neden bu şekılde düşünmenize neden oldu. manidar olduğu için forumdaki diğer arkadaşlarımlada paylaşmak istedim.
ayrıca forumun huzurunun bozulmasını kargaşa ve tartışmadan hiç hoşlanmayan birisi olarak, sizden çok daha fazla düşünmek dumumundayım konumum itibarı ile merak etmeyin. :)
Açıkçası beni böyle düşünmeye iten şey. Anlatılan hikaye değil konu başlığıydı. Normalde kimse bu tarz hikayeler paylaşılırken eğer özel bir durum yoksa "anlıyana... :)" şeklinde başlık açmaz. Hikayenin özü de "haddini bilmek" olunca ben de sizin haddini bilmeyen birine bu mesajı vermeye çalıştığınızı düşündüm. Yukarıda yazılı mesajımdaki fikre varışım bu sırayladır. Özel olarak kimi kastettiğinize dair bir bilgim yoktur. Genel olarak böyle bir duruma karşı hassasiyetlerim olmuştur. Yaklaşık bir ay önce de Kaya kardeşime de benzer bir hususta sitemim olmuştu. Orada da kimin kastedildiğini bilmiyordum. Bilmem de gerekmiyor. Forumdaki herkesi kardeşim-abim olarak gördüğüm için böyle yaklaşımları kabul etmiyorum.
Böyle bir kastın olmadığını ve buna moderatör olarak özellikle dikkat ettiğinizi söylüyorsunuz. Öyle söylüyorsanız elbette öyledir ve ben de kabul ediyorum. Bir husumet olmadığı ortaya çıksın varsın ben yanlış olayım. Aslolan bu. Bu yanlış anlamamdan dolayı da herkesten özür diliyorum.
Saygılar
-
İkiside güzel ve anlamlı hikayeler, teşekkürler paylaşım için.
-
Metin bey bunda özürlük bir durum yok. hikayeyi hoş bulunca paylaşmak istedim. başlığın bu şekılde olması sızı bu düşünceye yönlendırmiş. ben uygun olmayan bır başlık seçmişim kusura bakmayın. ;)
aslında başlığı değiştırebılırım ama her ıkımızınde mesajları anlamsız kalacağından bu şekılde kalması daha ıyı..
-
Başlık da kalsın mesajlar da. Bunda bir sorun yok. Hatalarımız da doğrularımız da bizimdir. :)