Bıçak Sanatı - Forum
Atölye Muhabbeti => Firmalar, Ustalar, Tedarik Bilgileri => Konuyu başlatan: yavuz selim - 03 Haziran 2010, 16:20:56
-
benim 115 kg lik bir örsüm var taşınma sırasında kütüğüm kaybolmuş (nasıl olduysa artık) şimdi istanbulda kütük bulmak zor iş malum.
örsümün yüksekliği 25cm. 55cm yüksekliğinde bir platform hazırlamam gerekli , 10cmx10cm lik ağaçlardan 55cm lik parçalar keserek yanyana bağlamak suretiyle (12 tanesi 30cm.x40cm. 55cm. de yükseklik) mi yapayım. yoksa elimde işim gereği birsürü NPI 120 140 160 180 lik parçalar ve NPU lar var onlardan ağır bir platform mu yapayım. haa unutmadan benim örs kazıklı değil tabanı düz..
-
Gokhan daha iyi bilir ama demir altlik , darbeyi agac kadar emmedigi icin problem olur mu acaba?
-
evet bende aynı şeyi düşünüyorum ama kararsız kaldım, demirden yapıp üzerine de ahşap veya kalın lastik plaka sabitleyerek mi denesem ::) yada ilk düşündüğüm gibi 10cm. x 10cm. ahşapları dikine yanyana bağlayarak mı denesem demir çemberle da bağlarım acaba nasıl olur..??...
-
ahsap kaplama olur ama lastik ve turevleri ne kalinlikta olursa olsun mutlaka is cikarir,
-
Araya bir kat deri nasıl olur, ne dersiniz?
-
Araya bir kat deri nasıl olur, ne dersiniz?
deri olayını tam kestiremedim Eylem bey metal platform üzerinemi ?..
-
Tahtaları bir araya getirerek, ağaç tutkalı ile işkenceleyip bir kütük haline getirirseniz ve etrafına demir kelepçe yaptırıp sabitleseniz, örsü onun üstüne sabitleseniz, Hatta Eylem'in önerisinin izinde araya bir kat kalın deri (güderi) koysanız, örsün gövdesine de birbuçuk metrelik zincir dolayıp zincirin iki ucunu gerdirerek kütüğe vidalasanız, çınlamayan, sessiz, mükemmel bir örsünüz olur.
-
(http://fredlyfx.com/new%20forge/side-anvil-rest.jpg)
-
Tahtaları bir araya getirerek, ağaç tutkalı ile işkenceleyip bir kütük haline getirirseniz ve etrafına demir kelepçe yaptırıp sabitleseniz, örsü onun üstüne sabitleseniz, Hatta Eylem'in önerisinin izinde araya bir kat kalın deri (güderi) koysanız, örsün gövdesine de birbuçuk metrelik zincir dolayıp zincirin iki ucunu gerdirerek kütüğe vidalasanız, çınlamayan, sessiz, mükemmel bir örsünüz olur.
işte beklediğim cevap çok çok teşekkür ederim :2up Emre bey ağaçları kesmeye devam ozaman , kelepçe felan kolay zaten ben demirciyim yapmışken antik bi görüntüde verip fotoğraflarımda . şu forumda fotoğraf eklemeyi beceremedim üye albümü oluşturma olayını çözemedim doğrusu . neyse ben sabah ilk iş örsü yapayım vaktim varken sonrada tüm aşamalarını fotoğraflamak üzere bir bıçak yapımına başlayayım bir paylaşımda benden olsun...
-
Forumda yeni bir ileti yazarken yazı yazdığınız bölümün hemen sol altında "Ek Seçenekler" diye bir tuş var.
Buna basınız, biraz aşağıda "Dosya Seç" diye bir tuş daha var, ona tıklayıp resim ekleyebilirsiniz mesajınıza...
Daha çok resim koyacaksanız "Dosya Seç" tuşunun hemen altında "daha çok eklenti" bağlantısına tıklayın, ikinci bir resim eklemenize izin verir. Sanırım en fazla bir iletide 5 adet filan resim ekleyebiliyoruz. Bu arada resimlerinizi fotograf makinesinden aldığınız haliyle değil en azından 800X600 yada 1024X768 boyutlarında küçültünüz ve öyle foruma koyunuz, daha büyük resimleri sanırım sistem kabul etmiyor...
-
Atölyemde kimi konularda çok geriyim. Bunlardan birisi de örs. Geçenlerde bir kütük alınca bu sefer örs olarak kullandığım metal parçasını buna sabitleme ve susturma derdine düştüm.
Önce kütükle metal arasına kestiğim bir parça deriyi koydum. Sonra iki büyük civatayı sivriltip çiviye dönüştürdüm. Bunları kullanarak metali sabitledim. İkinciyi çakarken bunu deriden bir pul ile kullanmak aklıma geldi. Bu ikinciyi çaktıktan sonra da sesin bayağı azaldığını gördüm.
-
şu deri olayını şimdi anladım daha önce ne aklıma geldi nede duydum ama şimdi tamam :2up . artık sıkma bir kütükle yola devam edeceğiz demektir. yardım ve fikirleriniz için çok teşekkürler, gerçekten kararsız kalmıştım. eh bu kadar tecrübeyi dinleyince geriye işe koyulup yapmak kaldı..
aşağıdaki de benim örs
-
Ben diğer arkadaşlardan biraz farklı düşünüyorum, 115 kg lık bir örsün alt tablası bana kalırsa ahşap olmamalı. Eğer ses senin için bir sorun değilse, örsün alt tablasının sadece kenarlarına gelecek şekilde (ortası boş kalacak) var olan en kalın malzemeden bir çerçeve, ve olabildiğince ağır ayaklar şeklinde yaparsan ( örsle tabla arasına da oto iç lastiği parçası yada Eylemin söylediği gibi deri) bence daha iyi olacak, çünkü örs oldukça ağır.
-
Sefa usta söylüyorsa doğru söylüyordur, Yavuz sen bizi dinleme boş ver, benim en fazla 70 kilo örs deneyimim oldu, kütük üzerine koymaya hep üşendim, yıllardır metal aksam üzerinde, ama çınlıyor...
-
Sefa usta söylüyorsa doğru söylüyordur, Yavuz sen bizi dinleme boş ver, benim en fazla 70 kilo örs deneyimim oldu, kütük üzerine koymaya hep üşendim, yıllardır metal aksam üzerinde, ama çınlıyor...
Estafurullah ustam, ben sadece düşüncemi söyledim. Yavuz arkadaşımız süsleme demirciliğinde de kullanacak diye düşünerek öyle dedim biraz da. Bir dönem ( beş yıl kadar) süsleme demirciliği, yeni adıyla ferforje işi yaptım, bu deneyim okul harici biraz da ordan, kütük birleştirme denediğim bir yöntemdi ama uzun vadade taban kısmında bir alay sorun çıkarıyor, sesten ve titreşimden kaçayım derken gezen bir örsünüz oluyor. Demek istediğim kabaca böyle bir şeydi. ( kusura bakmayın çok hızlıca çizdim)
-
hımm!.. yanlış anlamadıysam Sefa bey örsün devrilme durumunu da gözönünde bulundurarak bu fikri paylaştınız. benimde korkum o zira sadece bıçak işi değil çoğunlukla ferforje aksesuar da üretiyorum ve örsün üzerinden ziyade yanı kenarı da sağlam çekiç darbelerine maruz kalıyor. 3kg lık bir çekiç kullanınca bayağı bir sarsıyor . eski kütüğüm meşe idi ve 80cm çapında 52cm de yükseklikte idi onu bile dükkanda yere sağlamca sabitlemiştim.. bu gece bayağı bir düşünmek gerekicek... :'(
-
Yavuz bu eklediğim kaba çizimdeki format yıllarca denenmiştir, sorun yaşatmayacaktır. Kütüklerde bir süre sonra alt taban kenarlarından bombeleşme başlar, sonra örs dengesini yitirir, önce sallanır, ardından gezer, gittikçe devrilemeye çalışır ;) ama hafif örslerde ( 30 kg a kadar) kalın ahşap tablada bu sorunlar kısa dönemde yaşanmaz. Metal tabla yapıp ayakları da 10cm gömüp betonlama olanağın da varsa hele tadından yenmez olur ;)
-
Sefa ustam benden önce yazmışsınız vede çizmişsiniz.. ne diyeyim bu saate zahmet ettiniz..
benim kaygım bu yönde idi zaten madem öyle, sese katlanıcaaz demektir. ama engin tecrübelerinizden faydalanmak çok iyi oldu daha önce denemiş birisi vardır diyordumki siz çıktınız.
ayrıcada süsleme demirciliği yapmış olmanız çok ilgimi çekti. hâlâ vaz geçemediğim ilkgözağrımdır.. sanırım 1970 lere kadar teknik yüksek okulları vardı memlekette , bende Hikmet Çalışkan a ait süsleme demirciliği adlı bir kitap var ankara yüksek teknik öğretmen okulu matbaasında basılmış.
-
Hikmet Çalışkan Teknik Öğretmende hocamdı zaten ;) o kitapta bizim okulda basılmıştı, önce ders notları şeklindeydi sonra kitap oldu. Asıl Hikmet Çalışkan değil de Mehmet Emin Zorkun bu işin duayeniydi. sağolasın eski günleri hatırlattın ^-^
-
aaaah!.. ah!.. çok şeyler kaçırmışız, çok geç doğmuşuz Sefa ustam o tarihlerde yaşamak için neler vermezdim.. mehmet emin zorkun bey e ait Termodinamik adlı bir esere denk geldim sadece bu duayenin süsleme demirciliği hakkında bir eseri varmı acaba eğer varsa mutlaka temin ederim ..
-
Termodinamik ^-^ çok çekmiştik zamanında, bende de Termodinamik ve genel hidrolik var Zorkun hocaya ait, süsleme demirciliğinde asıl Süleyman Vayvay çok iyiydi ( ince işlerde) Zorkun sıcak demirciydi, tek bir tavla bir kısacın tek tarafını bitirdiğine hep tanık olurduk. Zorkun a ait elimde kalan ders notları var onların da bir çoğu kayıp, Zorkun kesinlikle bir ekoldu diyebilirim. Evet o dönemler öyleydi
-
Sefa hocam bu gece bana uyku yok :) bu isimleri bi araştırayım bakalım kondüsyonu sağlam bi kitap bulabilirim belki sahaflarda...
-
eh ne demiştik siz sorun biz yardımcı olalım. :D gördüğüm kadarıyla herkezden bir fikir çıkmış, artık karar sizin yavuz bey..
bu arada benim bulduğum gibi gerçek bir tomruk bulabilseniz bence çok daha iyi olurdu ama elinizde malzeme varsa bunu kullanmanız daha mantıklı.
bendeki örs'ün tamiri ve alt kısmındaki kütüğünün değişimini aşağıdaki konuda paylaşmıştım, ama bendeki örs sizinki kadar ağır değil tabii....
http://www.bicaksanati.com/forum/demircilik/ors'um/
-
evet gökhan bey foruma üye olurken bukadarını beklemiyordum doğrusu. paylaşım ve yardımlaşma muhteşem artık hemen bitirip bişeyler üretmeye ve aşama aşama fotoğraflamaya geçmek için sabırsızlanıyorum... dükkanı yeni kapatmıştım ama ev müstakil olduğundan iyi bir dükkan bulana kadar bahçede çardağın altında imalata devam edeceğim :) herkes biranda seferber oldu çözüm aramak için... sizinde dediğiniz gibi karar artık benim.. ama bukadar samimi yaklaşımları boşa çıkarmamak lazım, biranönce bitirip paylaşmak üzere üretmeye geçiceem.
başlığı açmadan önce sizin paylaşımı da inceledim örs adına ne varsa okudum forumda. ama karasızlık işte ::) genede başlık açtım.. bu arada sizinki gibi emektar bir örsü tamir edip kurtarmak keyifli olsa gerek. Sefa ustamında dediği gibi keşke bazikle kaynatsa idiniz. ama olmuş artık. ama çatlarsa kaynağı 8mm karbon elektrotla temizlemek iyi olur hem açılan kanal bir nebze ısınmış olacağından oksijen ile lokal tavlama kolaylaşır ardından iki- ikibuçuk saat kadar evvel 350 derece fırına koyduğumuz bazik tip bir elektrotla kaynak yapıldıktan sonra Sefa ustamında deği gibi sonbir tavlama ve kuma gömerek soğumaya bırakmak..
-
işler nedeni ile biraz ara vermek zorunda kaldım ama sonunda başladım bugün biter umarım. son şeklini aldı hemen hemen
180 mm NPI ile çerçeve yapıp içine örs tabanının oturacağı 140 mm NPI ile iki kayıt koydum ayakları ise 100 mm NPU ları birbirine kapayarak yaptım 80 derece açı ile bağladım. sadece ayak aralarını birbirine bağlamak kaldı oradada 120 mm NPI kullanıcaam birde ayak tabanlarına 20mm flanş kullanıcam. akşama biter herhalde birde örsün üstüne parça sıkıştırmaya yarayacak hareketli bir işkence kolu düşünüyorum...
-
Yavuz işte budur :2up Ömürlük bir örs sehpan olmuş, Oksijenle kesmişsin gördüğüm kadarıyla, ( elektrod fırını mı o doğru mu gördüm?) birleştirmeler filan mükemmel görünüyor. İyi usta, iyi işçilik, iyi iş :2up. Elin kolun dert görmesin.
-
Hocam teşekkür ederim sayenizde oldu... evet hocam elektrot fırını , 3.25 bazik kullandım kaynaklarda . oksijen ile kesip ardından kaynak yaptım her parçayı, böylece ayrıca tavlamaya gerek kalmadı.. ayak aralarını da 140 mm NPI ile bağlayınca 102 kilo gelicek. şimdilik 94 kilo geliyor. altına da çekiç koyma haznesi düşünüyorum.. kaynaklar için evirip çevirmeye başlayınca verdiğiniz fikrin nekadar kıymetli olduğunu farkettim gerçekten daha önce çok sakat duruyormuş kütüğün üstünde. çok çok saolun hocam...
-
Önemli olan tarif eden değil yapan. Oksijen kesmedeki el hakimiyetin mükemmelmiş Yavuz, bu kadar düzgün kesim ve birleştirme o kalınlıktaki malzemelerde kolay değil, ciddi deneyim gerektiriyor. Bu forumda olmana bir kez daha sevindim
-
forumda olmak ve sizleri tanımak benim için bir şeref desem yeridir hocam ,ve sizin gibi ustalardan övgü duymak insanı gerçekten motive ediyor fazlası ile... bu arada istanbul'a geliyormuşsunuz acaba görebilirmiyim sizi mahsuru yok ise.. festivaldeki grupların hepsi tarzım değil ama onlar gelmişken gitmek lazım derim... kaçırılmaması gerek!..
-
Görüşelim elbette sevinirim, zaten akşam üzeri başlıyor tüm programlar, o zaman kadar ben de uygun olurum.
-
hocam ozaman irtibat işini telefon ile hallederiz herhalde. ben zaten Üsküdar'dayım sadece boğazı geçiceem keyifle okadar...
-
(http://img29.imageshack.us/img29/5421/rsmw.jpg) (http://imageshack.us/photo/my-images/29/rsmw.jpg/)
Uploaded with ImageShack.us (http://imageshack.us) yerleştirmeye çalıştığım atölyemden....
-
Yavuz güle güle kullan :2up ( örste örsmüş hani )
-
Bıçakçılık formuna geç girdiğim için bazı yazıları sonradan okuyorum.
Ben Sefa ve Yavuz Selim Bey'e tamamlayıcı bilgi olması açısından bir şeyler yazayım.
Evet Teknik Öğretmen de ekoller vardı.
Ben daha eskilerden başlıyayım.
Abidin Işıkver ayrı bir ekoldü işleri ve uygulamaları çok farklıydı.
Süleyman Vayvay sıcak demir ve sıcak kalıp işlerinde, süsleme demirciliğinde ayrı bir ekoldü.
Aynı ekolü Hikmet Çalışkan yürütüyordu fakat onunda bilimsel ve kitap yazma yönü ağır basıyordu.
Arıf Hikmet Özlü'yü Diğer yönlerinin yanında bu işleri resimleyen yani kitaba döken kişi olarak anmak gerekir.
Belki tanıyamadığınız İbrahim Paro; sıcak demircilik temel işlemlerinde.
Mehmet Emin Zorkun:İyi sıcak demirci olmasının yanında ayrı bir çalışma düzeninde örnek olması bakımından önde kişilerdi.
Bu arada diğer öğretmenlerinde yeri gelince uzman oldukları yerleri öğrencisi olmamız gözüyle yazarız.
Ayrıca bu öğretmenlerin hepsinin kitapları var ama bulmak epey güç,
tarih oldular.
-
çok sağolun Sefa hocam , teşekkür ederim...
sizde sağolun Murat hocam .
-
murat bey bunlar kayıp degerlerimiz.
zorkun hocanın hikayelerini heyecanla dinledim. bahsigeçen zatların hiçbirini şahsen gormedim. tanyabilecek kuşaktada değilim. ancak yeri gelmişken emekleri ve eserleri ( yani sizler ) için şukranlarımı da sunmadan edemedim. hatırlattıgınız için teşekkürler.
-
murat bey bunlar kayıp degerlerimiz.
zorkun hocanın hikayelerini heyecanla dinledim. bahsigeçen zatların hiçbirini şahsen gormedim. tanyabilecek kuşaktada değilim. ancak yeri gelmişken emekleri ve eserleri ( yani sizler ) için şukranlarımı da sunmadan edemedim. hatırlattıgınız için teşekkürler.
+1 :2up
-
Bıçakçılık formuna geç girdiğim için bazı yazıları sonradan okuyorum.
Ben Sefa ve Yavuz Selim Bey'e tamamlayıcı bilgi olması açısından bir şeyler yazayım.
Evet Teknik Öğretmen de ekoller vardı.
Ben daha eskilerden başlıyayım.
Abidin Işıkver ayrı bir ekoldü işleri ve uygulamaları çok farklıydı.
Süleyman Vayvay sıcak demir ve sıcak kalıp işlerinde, süsleme demirciliğinde ayrı bir ekoldü.
Aynı ekolü Hikmet Çalışkan yürütüyordu fakat onunda bilimsel ve kitap yazma yönü ağır basıyordu.
Arıf Hikmet Özlü'yü Diğer yönlerinin yanında bu işleri resimleyen yani kitaba döken kişi olarak anmak gerekir.
Belki tanıyamadığınız İbrahim Paro; sıcak demircilik temel işlemlerinde.
Mehmet Emin Zorkun:İyi sıcak demirci olmasının yanında ayrı bir çalışma düzeninde örnek olması bakımından önde kişilerdi.
Bu arada diğer öğretmenlerinde yeri gelince uzman oldukları yerleri öğrencisi olmamız gözüyle yazarız.
Ayrıca bu öğretmenlerin hepsinin kitapları var ama bulmak epey güç,
tarih oldular.
Murat Bey ağzınıza sağlık, bu yazıyla genel bir özetleme yapmışsınız, ne güzel. Bir tek İbrahim paro yu hatırlamıyorum, bizim zamanımızda yoktu sanıyorum.
-
(http://a4.sphotos.ak.fbcdn.net/photos-ak-snc1/v4797/126/112/195343985724/n195343985724_7473863_1127965.jpg)
Arif Hikmet Özlü
1924-2008
1924 yılı İstanbul Doğumlu olup, Ankara- Gazi Üniversitesi Yüksek Teknik Öğretmen Okulu Metal İşleri Bölümünü başarıyla bitirmiştir.
Çeşitli Sanat Enstitülerinde onbeş yıl Atelye ve Meslek Dersleri Öğretmenliği yapmıştır. Dört yıl kadar Milli Eğitim Bakanlığında Şube Müdür Yardımcılığında bulunup, bir ara Almanya'ya gönderilmiştir. Orada Goethe Enstitüsünde Lisan derslerine katıldıktan sonra Essen Şehrinde Krupp Firmasında ve Solingen şehrinde Steingasa firmasının Etüt Bürosunda bilfiil çalışmıştır.
Yüksek Teknik Öğretmen Okulundaki Atelye Öğretmenliği görevinin yanında Makina Resmi ve Tasarı Geometri dersleri öğretmenliği de yapmış bulunmaktadır.Mesai dışı çalışmalarıyla, okuttuğu bu derslere ait ders, yardımcı ve müracaat kitapları hazırlayarak öğrencilerin istifadesine sunmuştur.
Bir ara Metal İşleri Bölümü Şefliği yaparak öğretimin yanında Döner Sermayede çalışan otuzbeş kişilik işçi kadrosu ile Bakanlık siparişlerini seri olarak yaptırmıştır.
1978 Yılı başında emekliye ayrılmıştır.Fakat bir Mühendislik Proje Bürosunda Makina Konstriktörü olarak bir süre daha çalışmıştır.
Tam olarak yaşadığı emeklilik dönemi süresinde çeşitli Tasarım yarışmalarına katılmıştır. Belli başlı devlet adamları ve çeşitli yazarlarla ilişkileri devam etmiştir.Kitapları halen Teknik okullarda ve Mühendislik Fakültelerinde Ders Kaynağı olarak kullanılmaktadır.
Dört Erkek evlat sahibi olan Arif Hikmet Özlü 24 Kasım 2008 Tarihi Öğretmenler Günü'nde vefat etmiştir.
basılan kitapları :
-Demircilik Meslek Teknolojisi V -(1960)
-Demircilik Meslek Teknolojisi: Erkek sanat enstitüleri / 5. sınıf-(1969)
-Metal İş Örnek ve Problemleri Cilt I-II -(1969)
-Makine Resmi ve Elemanları
-İzahlı arakesit ve açınınlar-(1969)
-Atölye ve Teknoloji III- (1977)
-Çözümlü Makine Resmi Cevaplar Cilt I-II -(1977)
yayımlanmış ve yayımlanmamış tüm kitaplarına pdf formatında ulaşılabilir. ( oğlundan )